Ben İcatçı Ümit, Kanalıma Hoş Geldiniz!
Abim yine elindeki tablete dalmıştı. Ona ne zamandır söylemek istediğim şeyi söylemenin şu an tam vakti olduğunu düşündüm. Seslendim, ama abim oyuna öyle dalmıştı ki, seslendiğimi duymadı bile (ya da bana öyle geldi). Biraz beklemeye karar verdim.
Aradan beş dakika geçtikten sonra abim bana dönüp, bana mı seslendin Ümit, dedi. “Evet abi, duymadın sanmıştım.” “Duydum ama o anda oyunu bırakamadım.” “Tam da bununla ilgili bir şey soracaktım abi. Ben senin gibi oyun oynayan veya paylaşım sitelerinde video izleyen insanların zamanlarını daha verimli geçirmelerine yardımcı olmak istiyorum desem, bana ne dersin?”
Abimin gözleri bir an oynadığı oyundaki yıldızlar gibi yanıp söndü ve ne demek istiyorsun der gibi bir bakış attı bana. “Bilemedim Ümit, verimli geçirmek derken tam olarak neyi kastediyorsun?” “Şöyle abicim, ben evde ufak icatlar yapıyorum biliyorsun. Yaptıklarımı uzun zamandır nasıl değerlendirsem diye düşünüyordum. En pratik yoldan birçok insana bu şekilde ulaşabileceğim sonucuna vardım.
Bu icatların videolarını çekip yapım aşamalarını anlatarak bu videoları paylaşım sitelerine yükleyeceğim. İnsanlar da videolarımı izledikten sonra yaptıklarını benimle paylaşacaklar, böylece birbirimizin hatalarını görebilecek, yorum yapabilecek, kendimizi geliştirebileceğiz.” Abimin şaşkınlığı görülmeye değerdi, gözlerindeki mutluluk, en sevdiği oyunu kazandığı zamankinden çok daha fazlaydı. Bunu görmek benim için gurur vericiydi.
“Ümit, sen neler tasarlamışsın kafanda böyle. Helal olsun sana kardeşim. Hemen çalışmalara başlayalım. Yarından itibaren icatlarının güzel bir masada, güzel bir ışıkla videolarını çekiyoruz. Ben de bundan sonra hiçbir işe yaramayan oyunları bırakıp sana yardımcı olmaya başlıyorum. Bilim adamı abisi olmak kolay mı?”
Bu defa şaşırma sırası bendeydi. “Yani, artık oyun oynamayacak mısın, sen ve oyunu bırakmak?!” Abim gülümsedi “Sen güzel şeylerle uğraşıp insanlığa faydalı olurken, benim oyun oynamamı beklemiyordun değil mi, küçük kardeşim benim!”
Sanırım gözlerimde yıldızları parlatma sırası bendeydi. Ertesi gün ilk videomuzun çekimine başlamıştık. “Merhaba arkadaşlar. Ben İcatçı Ümit. Kanalıma hoş geldiniz!” İlk videodan sonra abim tüm gücüyle seslendi: “Evet İcatçı Ümit sıradaki icadımız hangisi?!”
Seda BAYRAK DURGUT
YazarKanatlarını açtığında utanıyordu kumru. Gözlerinin küçüklüğünden, kuyruğunun kısalığından. Kendinden utanıyordu...Aslında bulutların sonsuz huzuru arasında süzülmeyi seviyordu. Etrafı seyretmek eşsizd...
Yazar: Seda BAYRAK DURGUT
Caddede yürüyorlardı. İki dost... Çaldığı şarkıyı yarıda bırakan kemancıyla göz göze geldiler. “Çalmayı neden bıraktı acaba?” dedi biri. “Bilmiyorum ama keşke bırakmasaydı.” dedi diğeri...Okula giderk...
Yazar: Seda BAYRAK DURGUT
Soğuk mu soğuk bir kış günü pencereden bakıyordu. Kar taneleri gökyüzünden damla damla akıyordu, diye bir giriş yazacaktım kiiiii. En parlak hâliyle gözlerime çarpıp kısa bir süreliğine görmemi engell...
Yazar: Seda BAYRAK DURGUT
Annesinin yanağına bir öpücük kondurdu. Uyandırmaya kıyamadı. Odadan çıktı.Mutfağa girdiğinde mis gibi kokularla karşılaşmak isterdi ama annesi uyuduğu için bu mümkün olamazdı. Öğle vakti daha yeni ge...
Yazar: Seda BAYRAK DURGUT