Kanlıca Mantarı
Çocukluğum köyde dedemlerin yanında geçti. Dedem ve babaannem doğaya farklı bir gözle bakıyorlardı. Doğa ile iç içe, mutluydular. Birgün dedemle ormanın içinde dolaşırken kırmızı bir mantar gördüm. Tam elimi ona dokunacakken dedem;
-Sakın ona dokunma! O zehirlidir. Şu köknar ve çam ağaçların altına bakalım. Orada kanlıca mantarları olabilir.
O tarafa yöneldik. Otların içinde sıra sıra dizilmiş bir sürü mantar gördüm. Yüzüme bir neşe gelmişti.
-Dede, bazılarının üstü yeşil gibi. Onları da alayım mı?
-Al torunum. Ona çam kanlıcası derler. Bak kenarını da sülük yemiş. Sülüğün yediği mantarlar zehirli olmaz.
-Sülük nasıl biliyor dedeciğim, hangi mantar zehirli hangi mantar zehirsiz.
-Onlar bizden daha iyi bilir. Onlar doğanın içinde yaşıyorlar, biz ise doğayı içinde yaşayanlardan öğrenmeye çalışıyoruz. Dere yatağındaki yaban domuzu izlerini gördün mü?
-Hayır, fark etmedim.
Dedemin gözleri birçok şeyi görüyordu. Bir nevi ormanın kitabını okuyordu. Biraz daha yürümeye devam ettik. Çayırlık bir alana geldik. Bir bitki dedemin dikkatini çekti;
-Buna sütleğen derler. Akrep ve yılan gibi zehirli hayvanların ısırıklarına karşı etkilidir. Bu gibi durumlarda bitkinin özsuyu kullanılır.
-Dedeciğim bunları nereden biliyorsun.
-Ninemden öğrendim. Kendisi bu bitkiden yara kremleri yapardı. Ne yazık ki şimdi nasıl yapıldığını hatırlamıyorum. O bir halk hekimi idi. Sakın sen de benim sana öğrettiklerimi unutma, tamam mı?
-Tamam dedeciğim, söz unutmayacağım. Hepsini bir kenara not edeceğim.
-Söz uçar yazı kalır demişler. Keşke okuma yazma bilseydim de ben de tek tek bir kenara yazsaydım.
Sonra topladığım mantarları bakıp;
-Mis gibi de kokuyorlar. Eve gidince hemen bu mantarları pişirelim. Midemiz bayram etsin torunum.
Şifalı bitkiler, mantarlar doğanın bağrından bana sürekli göz kırpıyorlardı. Ben de onlara gülümsedim. Tanıştığımıza sevinmiştim.
Emine Yılmaz DERECİ
YazarBahçıvan Ali, yurdun bahçesinde ki gül fidanlarının dibini çapalıyordu. Gül fidanları gonca vermeye başlamışlardı. Gözleri bu goncalardaydı. Sabırla açmalarını bekliyordu. Yurdun kapısında Mehme...
Yazar: Emine Yılmaz DERECİ
Çocukların sosyalleşmesi ilk olarak ailede başlar. Çocuklar konuşmayı, duygusal paylaşımları ve toplu yaşamın kurallarını ilk defa aile içinde öğrenirler. Aile aynı zamanda çocuğun kişiliğinin temelin...
Yazar: Editör
Bugün annem pişirdiği yemeklerden bir miktar saklama kaplarına koydu.Onları da bir poşetin içine yerleştirirken bana,-Bunları Zehra Teyze’ye götüreceğim.-Bende seninle geleyim anne.Zehra Teyze’yi çok ...
Yazar: Emine Yılmaz DERECİ
Mavi valizini açtı ve eşyalarını düzgünce yerleştirdi babam. Çoraplar yuvarlandı. Pantolon ve pijamalar nazikçe katlandı. Gömlekler üstüne kondu pantolonun ve terlikler… Babamı dikkatle izledim valizi...
Yazar: Seda BAYRAK DURGUT