“Nesîb”; Temiz Soydan Gelen
Rasûl-i Ekrem’in isimlerinden biri de “Nesîb”dir. Nesîb; soyu temiz, nesebi pak, kökü güzel ve asil olandan gelen demektir. Bu isim, Allah Rasûlü’nün hem insanlık tarihindeki yerini hem de doğduğu ailenin manevî bereketini ifade eden derin bir anlam taşır.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Cahiliye toplumunda bile herkesin dürüstlüğüyle, asaletiyle ve temiz soyuyla tanıdığı bir aileye mensup idi. Dedesi Hz. İbrahim (a.s.)’e kadar uzanan bu kutlu zincir, hiçbir zaman putlara tapmamış, asaletini zulümle lekelememiş, insanlık onurunu küçük düşürecek bir iş işlememiş kimselerden oluşuyordu. Nitekim Peygamber Efendimiz bir hadislerinde şöyle buyurmuştur: “Allah, mahlûkatın en hayırlılarını seçip beni onların soyundan gönderdi.”
Bu söz, “Nesîb” isminin manasını adeta gönüllere nakşeder. O, sadece soyu temiz olan bir zât değil; aynı zamanda insanlığı da temizleyen, kalpleri arındıran bir rahmet elçisidir.
Hz. Muhammed (s.a.v.)’in soyu; mertlik, cömertlik, doğruluk ve misafirperverlik gibi üstün ahlaki değerlerle bilinen bir aileden geliyordu. Bu sebeple O’na verilen “Nesîb” ismi, yalnızca soyunun temizliğini değil, aynı zamanda insanlığa getirdiği ahlâkî mirasın berraklığını da hatırlatır.
O’nun nesebi gibi risaleti de temizdi.
O’nun geldiği aile gibi daveti de şefkat ve merhamet üzerineydi.
O’nun soyu nasıl tertemiz bir ırmak gibi berraksa mesajı da insanlığın kirlenen vicdanlarını yıkayan bir rahmet ırmağı gibidir.
Bu güzel isim bizlere şunu öğretir:
Kökü temiz olanın meyvesi de güzeldir.
Soydan gelen asaleti, insanlığın lehine davranışlara dönüştürmek esastır.
İnsanın, sadece ailesinin değil; ahlakının, sözünün ve niyetinin de temiz olmasıyla “nesebi güzel” olur.
Hz. Muhammed (s.a.v.), hem soyu hem ahlakı hem de getirdiği mesajla “temizlik” kavramını en yüce anlamıyla temsil etmiştir. O’nun için “Nesîb” demek; hem köklerin temizliğini hem de kalplerin paklanmasını hatırlamaktır.
Editör
Yazar
Allah’ın en güzel isimleri arasında yer alan el-Mâni ismi, her ne kadar doğrudan Kur’ân-ı Kerim’de geçmemiş olsa da, delâlet yoluyla mânâ olarak geçmektedir. Hz. Peygamber (s.a.v.)’den gelen rivâyetle...
Yazar: Editör
Ev içindeki davranışları da onun ne kadar mütevazı olduğunu gösteriyor. Hz. Aişe’ye ev içinde Peygamberimiz (s.a.v.)’in davranışları sorulduğunda şu bilgiyi verdi:“Peygamberimiz (s.a.v.) evine geldiği...
Yazar: Sema KORKMAZ
Sabrın en çok sınandığı, insanın en çok zorlandığı yerlerden biri de evlilik kurumudur. Bugünün dünyasında sabır, çoğu zaman yanlış anlaşılır; kimi susmayı zayıflık, kimi de tahammülü mecburiyet sanır...
Yazar: Gülşen CANPOLAT
Sevgili çocuklar;Bugün sizlere İslâm’da sabrın ne kadar önemli bir değer olduğunu anlatmak istiyorum. Bazen beklemek, zorluklara dayanmak ya da bir isteğimizi hemen gerçekleştirememek bize zor gelir. ...
Yazar: Editör