Kitap: Devlet
Kitabın adı: Devlet
Yazar: Eflatun
Yayınevi: Karatay Yayınları
Yayın yeri ve yılı: Konya/2020
Sayfa sayısı: 183
Yaş aralığı: 14+
İşlenen konular: yaşlılık, zenginlik, bilgelik, cesaret, adalet…
İlkçağ filozoflarından olan Eflatun, MÖ 427-347 yılları arasında yaşamıştır. Hocası Sokrates’in öldürülmesi onu derinden etkilemiş bu yüzden felsefesinin merkezini sosyal düzen ve insanın mutluluğu teşkil etmiştir. Eflatun’a atfedilen 40 civarında eser bulunmaktadır. Bu eserlerin ikisi dışında diğerleri karşılıklı konuşmalar şeklinde kaleme alınmıştır.
Bu yazımda sizlere Eflatun’un Karatay Yayınları arasından çıkan Devlet adlı eserini tanıtmaya çalışacağım.
Eser, Sokrates Konuşuyor başlığı altında dört bölümden oluşuyor. Sokrates Konuşuyor I bölümünde şunları okuyoruz: Sokrates, Aristo’nun oğlu Glaukon ile birlikte Pire şehrine dua etmek ve o yıl ilk defa kutlanacak olan bayramı görmek için gider. Burada birkaç kişi ile karşılaşır. Aralarında Kephalos da vardır. Kephalos yaşlı ve zengin bir kişidir. Sokrates onunla yaşlılığın ve zenginliğin insanı nasıl etkilediği üzerinde konuşur.
Bir diğer konuşulan konu doğruluktur. Doğruluğun ne zaman, hangi şartlarda kime karşı yararlı ya da faydasız olduğu üzerinde durulur.
Bize iyi görünen ama gerçekte iyi olmayan, bize iyi görünmeseler de gerçekte iyi olanlar yani dost ve düşman olarak nitelendirdiğimiz kimselere karşı takınacağımız tavrın ne olması gerektiği de ele alınır.
Doğruluğu esas alan yöneticilerin eğri olanlara göre zarar göreceği savunulur. Doğruluğun güçlünün işine gelen şey, eğriliğin ise kendine faydalı olan şey olduğu söylenir. Bölüm sonunda doğruluğun ne olduğunun kavranmadan iyilik olup olmadığının kavranmasının zor olduğu görüşüne varılır.
Konuşmalar bu minval üzerine ilerlerken doğruluğun bireyler kadar devletler için de önemli olduğu söylenir, ardından bir devlet tasavvuruna başlanır. Burada amaç, devlet kurulurken doğruluk ve eğriliğin ne olduğunu gözlemleyebilmektir.
İnsanlar kendi başlarına yetmediklerinden ihtiyaçlarının karşılanması için başka insanları yardıma çağırırlar ve böylece bir topluluk meydana gelir ki buna şehir ya da devlet adı verilir. Yani devletler insanların ihtiyacından vücuda gelir. Bu ihtiyaçlar, önem sırasına göre yemek, barınma ve giyecek şeklindedir.
Bu ihtiyaçları karşılayacak meslek grupları da oluşacaktır. Bunlar çiftçi, duvarcı ve dokumacıdır. Elbette şehirlerde sadece bunlar bulunmayacak, başka meslek grupları da teşekkül edecektir. Mesela şehrin korunması için orduya ihtiyaç vardır.
Ayrıca insanların eğitilmesi için musiki ve beden terbiyesi de bu şehirde / devlette önemli olacaktır. Yine kurulacak bu devlette iyi hekimlerin bulunması da gerekmektedir. Bu hekimlerin hastaları daha iyi tedavi edebilmeleri için hekimlik sanatını çocukluktan itibaren öğrenmeye başlamaları, birçok ağır hasta görmeleri hatta kendilerinin bu hastalıkları geçirmiş olmaları gerekmektedir.
Kurulacak bu devletin bir de kanuna ihtiyacı vardır. Kanunların en güzeli bu şehirde uygulanmalıdır ki şehir bilge, cesur, itidalli ve adaletli olsun. Diyalogların devamında bilgelik, cesaret, itidalli olmak ve adalet kavramları üzerinde durulur ve örnekler verilir.
Eflatun bu eserinde ütopik bir devlet anlayışını ortaya koysa da bu anlayış zaman içerisinde hem Doğu’da hem de Batı’da temsilciler bulmuştur.
Sait ÖZER
YazarYağışların artmasıyla birlikte doğada mantarlar çoğalıyor ve toplanan mantarların tüketiminde bu dönemde artış yaşanıyor. Güzel görünümü ve rengine aldanılarak tüketilen mantarlar, zehirlenmeye yol aç...
Yazar: Nesibe AYDIN
Yeni bir öğretim yılı başlarken aileler tatlı bir telaş içindeler. Bizim zamanımızda eve en yakın okul, en çok tercih edilen okuldu ki bunlar da çoğunlukla devlet okulları olurdu. Zaten özel okulların...
Yazar: Raziye SAĞLAM
Kitabın adı: Kısa Boylu Zürafa ve DostlarıYazar: Engin NigarResimleyen: Murat Tanhu YılmazYayınevi: Diyanet İşleri Başkanlığı YayınlarıYayın yeri ve yılı: Ankara/2022Sayfa sayısı: 55Yaş aralığı: 8+İşl...
Yazar: Sait ÖZER
Ez-Zâhir: Varlığını ve Birliğini BelgeleyenEz-Zâhir, Allah’ın en güzel isimlerinden biri olarak, “varlığını ve birliğini gösteren birçok delil açısından âşikar” demektir. Nitekim Kur’ân-ı Kerim’de, “O...
Yazar: Editör