Kitap: Cesur Balıkçı Kız

Kitabın adı: Cesur Balıkçı Kız

Yazar: Tagrid En-Neccar

Yayınevi: Nar Yayınları

Yayın yeri ve yılı: İstanbul/2019

Sayfa sayısı: 158

Yaş aralığı: 14+

İşlenen konular: cesaret, azim, kararlılık, mücadele, başarı…

Bombaların altında her an ölümle karşı karşıya olan insanların ülkesi Filistin. Yapılan haksızlıklara, kanunsuzluklara, zulümlere ellerindeki kıt imkânlarla karşı koymaya çalışan insanların ülkesi Filistin. Acının, gözyaşının, feryâdın ülkesi Filistin. Bütün bunlara rağmen yılmayan, mücadeleden asla vazgeçmeyen inanmış insanların ülkesi Filistin. İşte Cesur Balıkçı Kız’da -ki romanda biz onu Yüsra olarak tanıyacağız- bu insanlardan birinin azmine, kararlılığına, mücadelesine tanıklık edeceğiz, tıpkı diğer Filistinliler gibi.

Yüsra henüz öğrenci ama onun da her genç gibi hayalleri var. Fakat İsrail zulmü altında öncelik hayatta kalabilmek. Hayalleri, ümitleri beklentileri ertelenmeye mahkûm. Babası Ebu Salih, annesi Hale ve küçük kardeşi Cemil ile “dünyanın en büyük hapishanesi” olarak adlandırdığı Gazze’de yaşıyor. Ağabeyi Salih, bir İsrail saldırısında şehit olmuş.

Babası Ebu Salih, balıkçı motorunu tamir ettirmek için girdiği bir tünelde -ki Gazze’de her şey bu tüneller aracılığıyla yapılmaktadır- yine bir patlama sonucu tekerlekli sandalyeye mahkûm kalmış, hayatını bu şekilde sürdürmektedir. Önceden “Hanımlar Hanımı” adını verdiği teknesiyle balığa çıkar ve ailesinin geçimini tuttuğu bu balıklarla sağlar. Ne var ki kazadan sonra yürüyemez olmuştur. Ailenin durumu da günden güne kötüye gitmiş, neredeyse yiyecek bulamaz hale gelmişlerdir. Bu durum Ebu Salih’i sinirli biri yapmıştır.

Bir gün Ebu Salih evde açık çay yüzünden Hale Hanım’la kavga eder. Hale Hanım evde çok az çay olduğu için çayı açık demlemiştir. Ebu Salih buna kızar. Hale Hanım kocasının neler yaşadığını bildiği için ona gönül koymaz. Yüsra’yı ödünç çay alması için komşularına gönderir ancak komşuları Ümmü Hafız çayı gönülsüz verir.

Bu durum Yüsra’yı çok etkiler. Yüsra kararını vermiştir, çalışacak ve ailesinin geçimini sağlayacaktır ama nasıl? Aklına babasının Hanımlar Hanımı adını verdiği kayığı gelir. Bu kayık uzun zamandır denize açılmamış, epey de yıpranmıştır. Önce kayığı tamir etmesi gerekecektir ancak buna maddî gücü yoktur.

Neyse ki yardımına ağabeyi Salih’in arkadaşları yetişir. Babası Ebu Salih’in arkadaşı balıkçı Ebu Ahmet’in de yardımıyla kısa sürede Hanımlar Hanımı eski hâline kavuşur. Artık Yüsra balığa çıkabilecektir. Fakat şimdi daha mühim bir şey vardır. Bu durumu babasına söylediğinde nasıl bir tepki alacağını bilmemektedir zira Gazze’de kadınlar balıkçılık yapmamaktadır.

Önce Hanımlar Hanımı’nın aldığı son şekli babasına gösterirler. Ebu Salih çok duygulanır ve çok sevinir. Ardından Yüsra babasına balıkçı olmak istediğini söyler. Ebu Salih önce tepki gösterir ancak ardından kızının aldığı bu cesur karar dolayısıyla kızının yanında durarak ona destek olur.

Yüsra önceleri Ebu Ahmet’le beraber balığa çıkar, sonra da yalnız. Onun bu cesur davranışı yabancı gazetecilerin de dikkatini çeker ve Yüsra ile röportaj yaparlar. Bu gazetecilerden biri ona bir fotoğraf makinesi verir ve onu gördüklerinin fotoğrafını çekmeye ve yaşadıklarını yazmaya teşvik eder. Yüsra, Gazze’deki Çocuk Kulübüne üye olur; artık internet aracılığıyla dünyanın diğer ucundaki insanlarla iletişim kurabilecektir.

Cesur Balıkçı Kız, Yüsra’nın yaşadıklarından hareketle Filistin halkının zorluklara nasıl göğüs gerdiğini anlatan bir roman. İyi okumalar…