EL-MÜZİL
DİLEDİĞİ KİMSEYİ HOR VE HAKİR DURUMA DÜŞÜRÜP BÜTÜN ÜSTÜNLÜK NİTELİKLERİNİ ONDAN KALDIRAN Yüce Allah’ın en güzel isimleri arasında yer alan el-Müzil, sözlükte, “hor ve hakir düşürmek” anlamına gelir. Allah, tabiatı değişim yasaları üzerine kurmuştur. Tabiat yasaları, insanın irâdesinin dışında cereyan etmektedir. İnsanın irâde ve ihtiyarının dışında kalan hâdiselerle ilgili kadere, kader-i mübrem denilir. Tabiat olayları dediğimiz depremler, fırtına, selin yol açtığı âfetler, mevsimlerin oluşumu, bir insanın anne ve babasını, dilini ve ırkını, cinsiyet ve akrabasını, doğum ve ölümünü, içinde bulunduğu coğrafyayı, akıl ve fizikî yapısını seçememesi gibi durumlar, ızdırârî irâde kapsamına girer. Bütün bunlar, külli irâde alanında cereyân eder. İnsan, bu alanlarda sadece tedbir alır, mutlak takdir yetkisi Allah’a aittir. Bir de Cenâb-ı Hakk’ın sosyal yasaları vardır. Buna “sünnetullah” denilir. Bu alan, insanın sorumlu tutulduğu ve özgür irâdesini kullandığı bir alandır. Çünkü insan, sorumlu tutulduğu alanda irâde özgürlüğüne sahiptir. Tevhîd ve adaletle ilgili konular, toplumun refahını arttırmak için şartların iyileştirilmesi, değiştirilmesi vb. sosyal meseleler bu alana örnektir. Akıl ve hür irâde yetisine sahip olan insana sorumluluk yüklenmiştir. Zihinsel yetenekleri yerinde olan (akıl-bilgi), düşünsel yetenekleri sağlam (irâde), fiziksel yetenekleri sağlıklı olan bir kimse, eylemlerini özgür bir şekilde gerçekleştirebilir. İnsan, değiştirilmesi imkân dışı (külli irâde alanıyla sınırlı) kaderin dışında, değiştirilmesi imkân dâhilinde olan (külli irâde alanında) konularda self-determinizme sahiptir. Eğer böyle olmasaydı, teklifte bulunmanın, günah ve sevabın, cezâ ve ödülün, cennet ve cehennemin bir anlamı kalmazdı. Bütün bunlar, insanın sorumluluk alanında kendi kaderini tayin etme hakkına sahip olduğunu gösterir.
Editör
Yazar
Anadolu irfanı; sevgi, saygı, hoşgörü, yardımlaşma, kanaatkârlık ve maneviyat gibi köklü değerler üzerine kurulu kadim bir halk bilgeliğidir. Bu bilgelik yüzyıllar boyunca kuşaktan kuşağa aktarılmış, ...
Yazar: Editör
Sabır; başa gelen sıkıntıları soğukkanlılıkla karşılamak ve her türlü zorluğun üstesinden gelmek için çaba harcamaktır. Sabır, bir musibet karşısında çaresizce beklemek değildir. Sabır; hayırlı bir iş...
Yazar: Emine Büşra YÜKSEL
Sultan Abdülmecid’in zevcesi, Sultan V. Murad’ın validesidir. Çerkez asıllı olduğu ve Gürcistan’ın Abhazya sınırlarına yakın olan Poti sahil şehrinde 12 Aralık 1820’de dünyaya geldiği rivayet edilmekt...
Yazar: Zühal ÇOLAK
Nakîb: Halkın İyisi, Kavmin Seçkini (s.a.v)İslâm peygamberi Hz. Muhammed (s.a.v), sadece bir toplumun değil, bütün insanlığın rehberi olarak gönderilmiştir. Onun üstün ahlâkı, eşsiz merhameti ve kusur...
Yazar: Editör