Ekim Ayından Bir Hafta
Birkaç senedir ekim ayının ilk haftasında, cennet vatanımızın güney kıyılarına gitmeyi tercih ediyoruz. Allah (c.c.)’ın “El Musavvir” isminin tecellisi olarak gördüğümüz denizi ve yemyeşil doğasıyla her bir köşe ayrı bir güzel. Marmaris’in birbirinden güzel koyları ve bu mevsimde sakin halleriyle Hisarönü, Turgut, Orhaniye, Selimiye gibi köylerini gezerken, gün içinde billur gibi denizine girerken insan devamlı Allah’a şükrediyor.
Tatilin ilk haftasında, Orhaniye köyünden bir daire kiraladık. Ev dört daireli bir prefabrikti ve oldukça konforluydu. Bahçesindeki meyve ağaçları ve gezinen tavuklarıyla güzel bir ortamı vardı. Denize arabayla gidiyorduk ama girdiğimiz deniz o kadar duru ve berraktı ki gittiğimiz mesafe hiç de göze gelmiyordu.
Cuma namazını Orhaniye Camii’nde kıldık. Çok şirin bir camiydi. Genelde büyük şehirlerdeki büyük camilerin dışında kadınların cuma namazı kılma gibi bir âdetleri olmadığı için burada da kadın cemaat olarak sadece biz vardık. Sağ olsun, hocaefendi caminin üst katında kılabileceğimizi söyleyince çok sevindik. Hoca hutbede, zalim İsrail’in zulmüne uğrayan Filistinliler için hiçbir şey yapamıyorsak dua etmemiz gerektiğini ve boykota kararlılıkla devam edilmesinin zulme karşı durmanın bir yolu olduğunu söyledi.
Camiden çıkınca köyün ahalisinden yaşlı amcaların bize selam verip “Hoş geldiniz.” demesi çok güzeldi. Marmaris balıyla da tanınmış bir beldemiz olduğu için, gelmişken köydeki bir kadından bir kavanoz bal aldık. Eve gelip test edince, çok beğenip kadının elinde kalan iki kavanozu da aldık.
Burada kaldığımız günlerde, uzaktan bir yakınımızın genç bir çocuğunun intihar ettiğini duyunca çok üzüldük. Birkaç ay arayla duyduğumuz ikinci intihardı bu. Gençler hangi psikolojiyle böyle canlarına kıyıyor, anlaşılır şey değil. Evlat acısı zaten dünyadaki en zor acı. Bir de bu şekilde kaybetmek çok daha zor olmalı. Gençler ve hatta çocuklar için artık her yerde o kadar çok tehlike var ki ailelerin evlatları konusunda çok daha dikkatli olmaları gerekiyor.
İmkân buldukça yurt dışına da gidiyoruz ama cennet vatanımızın farklı yerlerine gidip gezmek de insana çok iyi geliyor. Ülkemizde görülecek o kadar güzel yerler var ki her imkânı değerlendirip mutlaka gezip görmek, farklı coğrafyalarda yaşayan halkımızı tanımak çok önemli diye düşünüyorum.
Raziye SAĞLAM
Yazar
Sosyal medyada, genç bir Amerikalı kadın doktor ağır yaralı bir Gazzeli çocuğa gözyaşları içinde “Nefes aldığım sürece sizin için, Gazze için savaşacağım. Çünkü bu adil değil.” diyordu. Çocuğun vücudu...
Yazar: Raziye SAĞLAM
Sevgili çocuk dostlarım; Kasım ayının gelmesiyle havalar serinlemeye başladı. Soğuklar bastırmadan köyün çocuklarıyla birlikte yaylada piknik yapacağız. Çocuklar köyün otlatılacak koyun, kuzu ve ...
Yazar: Raziye SAĞLAM
Komşuyu düşünmek imanın bir gereği idi. Peygamberimiz (s.a.v.), tabiatındaki yüksek nezaketin bir eseri olarak kadınlara da son derece nazik davranırdı; kadınlara ait meseleleri daha ziyade zevceleri ...
Yazar: Sema KORKMAZ
Sevgili çocuk dostlarım; Bugün çiftlik çok hareketli. Hafize Teyze’nin doğum günü olduğu için, Ömer’le Zeliş ona bir sürpriz hazırlıyorlar. Onlar çalışırken, biz de Atlas’la Esma’nın atı olan İpe...
Yazar: Raziye SAĞLAM