Sahabe Albümü: Ammar Bin Yâsir
Kimsesiz, fakir, Yemenli bir aileye mensuptu. Yâsir ailesinin genç evladı Hz. Ammar’ın gönlü, İslamiyet’le çarpıyordu. Mutlaka gidip Rasûlullah’ı görmeli, İslamiyet’i ondan öğrenmeliydi. Peygamberimiz, o an Dârü’l-Erkam’da idi. Hz. Ammar doğruca Dârü’l-Erkam’da Rasûlullah’ın huzuruna vardı ve İslamiyet’i kabul etti. Rivayete göre, ilk Müslüman olan yedi kişiden biri de Hz. Ammar’dır.
Yâsir ailesinin tamamı İslamiyet’le müşerref oldu. Fakat müşriklerin korkusundan bunu gizliyordu. Yâsir ailesinin hamisi, Mekke müşriklerinin kuvvetli kabilelerinden Mahzumoğulları idi. Bu kabile, Yâsir ailesinin Müslüman olmasına asla tahammül edemezdi.
Himayelerine aldıkları bu insanlara akıl almaz işkenceler tatbik ettiler. Yâsir ailesinin her şeyini kabul edebilirlerdi, fakat Müslüman olmalarını asla... İslam tarihinin ilk işkenceli hayatını bu ilk Müslümanlar yaşadı.
Yâsir ailesinden Hz. Yâsir, Hz. Sümeyye ve Hz. Ammar’ı kızgın kumlara yatırarak aç ve susuz bıraktılar. Müşriklerin bu işkencelerini gören Peygamberimiz (s.a.v.), çok üzülüyor ve Allah’a şöyle yalvarıyordu:
“Allah’ım, Yâsir ailesinden rahmetini esirgeme, onları affet.”
Hz. Yâsir, Rasûlullah’ı görünce dayanamayarak, “Yâ Rasûlallah, bu işkenceler ne zamana kadar devam edecek?” diye sordu.
Peygamberimiz, “Sabredin ey Yâsir ailesi, sabredin. Bu sabrınızın ve sebatınızın mükâfatı cennettir.” buyurarak onları teselli etti. Hz. Yâsir işkenceler neticesinde, ruhunu Cenâb-ı Hakk’a teslim etti.
Hanımı Hz. Sümeyye, imanda sebatın zirvesindeydi. Ona işkence yapan Ebû Cehil’di. İşkence sonucunda Ebû Cehil, mızrağını çekti ve Hz. Sümeyye’yi şehit etti. Böylece Hz. Yâsir, İslam’ın ilk erkek şehidi, Hz. Sümeyye de İslam’ın ilk kadın şehidesi oldu.
Sıra artık oğulları Hz. Ammar’a gelmişti. Kendisi de ağır işkenceler görüyordu. Müşriklerin Ammar’dan istedikleri, Rasûlullah’ın aleyhinde konuşmasıydı. Hz. Ammar’ın kurtuluş çaresi yoktu. Ya öldürülecekti veya istedikleri şeyleri söyleyecekti.
Nihayet Rasûlullah’a kavuşmak için isteklerini yerine getirdi. “Diliyle” dininden vazgeçtiğini bildirdi. Müşrikler de onu serbest bıraktılar. Hz. Ammar, kalben söylememişti, ama yine de endişeliydi. Ellerinden kurtulunca doğru Rasûlullah’a koştu, “Helak oldum, imanımı inkâr ettim yâ Rasûlallah!” dedi. Rasûlullah (s.a.v.), “Kalbin nasıl?” diyerek, sözle söylediklerine kalbinin iştirak edip etmediğini sordu.
“Kalbim imanla doludur.” diyen Hz. Ammar’a Rasûlullah’ın cevabı şu oldu:
“Ammar tepeden tırnağa imanla doludur. Şayet sana tekrar böyle işkenceler yaparlarsa, tekrar aynı taktikle ellerinden kurtulmanda bir mahzur yoktur.”
Hz. Ammar’ın başına gelen bu hadise üzerine âyet-i kerime nazil oldu. Kalbi imanla dolu olduğu hâlde inkâra zorlanan kimselere bir mesuliyetin olmadığı beyan edildi. Böylece Hz. Ammar’ın imanını Kur’ân tasdik ediyordu.
Zühd ve sadelik içinde bir hayat geçiren Hz. Ammar, Hicrî 37 senesinde Sıffîn Harbi’nde şehit oldu.
N.Nida DURAN
Yazar
Kamer: Karanlığı Aydınlatan Ay Yüzlü Sevgili (s.a.v.)Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.)'in mübarek isimlerinden biri de “Kamer/Ay yüzlü” idi. Dünyayı, ahireti ve hakikat yolunu, zulmet gecelerinin zifiri ...
Yazar: Editör
Peygamberimiz, halkı imana davet ediyordu. Bu davete Beşir bin Hasâsiyye (r.a.) de muhatap olmuş ve tereddüt göstermeden bu daveti kabul etmişti. Müslüman olmadan önceki ismi, “korkutucu” manasında “N...
Yazar: N.Nida DURAN
Yavuz Sultan Selim’in altı kızından biridir. Doğum tarihi bilinmemektedir. Doğum yeri muhtemelen Manisa’dır. Annesi, Kırım Hânı Mengli Giray'ın kızı Ayşe Hatun’dur. (Yavuz’un diğer eşi Ayşe Hafsa Sult...
Yazar: Bengisu HAYAT
Bilâl, Habeşistanlı bir köleydi. Ümeyye bin Halef’in kölesiydi. Peygamber Efendimiz, İslâm dinini yaymaya başlayınca zaman zaman Rasûlullah’a gidip mübarek sohbetini dinlerdi. Efendisi Ümeyye bin Hale...
Yazar: N.Nida DURAN