Sahabe Albümü: Cüleybib
Hz. Cüleybib (r.a.) ensardandı, bekârdı. Hazreti Peygamber (s.a.v.) Efendimiz; onu evlendirmek, bir yuva sahibi olması için ensardan birinin kızına talip oldu. Sahabi, “Ya Rasûlallah, annesiyle bir konuşayım ve size döneyim.” dedi. Hanımının yanına giderek Allah Rasûlü’nün, kızlarını istediğini dile getirdi.
Kadın, “Peygamberimiz istediyse memnuniyetle! Allah’ın Rasûlü’nün emri başımız üstüne.” dedi. Kadın, kızını Rasûlullah’ın kendisi için istediğini zannederek “Olur.” dedi. Fakat sonradan Hz. Cüleybib (r.a.) için olduğunu öğrenince, bu sefer “Hayır.” dedi. Vermeyeceğini söyledi.
Bütün bunları duyan kızı, “Allah’ın Rasûlünü mü reddediyorsunuz? Beni Cüleybib’e verin. Çünkü Rasûlullah, benim zararıma olacak bir şeyi hiçbir zaman istemez.” diyerek Rasûlullah’a olan bağlılığını ve samimiyetini gösterdi. Kızlarının bu cevabı üzerine sahabi, Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in yanına geldi. Kızlarını Cüleybib’e vereceklerini söyledi. Hazırlıklar tamamlandı ve düğün yapıldı.
İzdivaçtan çok az bir zaman sonra Hazreti Peygamberimiz gazaya çıkmak için hazırlıklar yapıyordu. Cüleybib yeni evli olmasına rağmen Allah Rasûlü’yle birlikte cihat ordusundan geri kalamazdı. Hz. Cüleybib, Rasûlullah Efendimiz (s.a.v.)’in cihat davetine hemen icabet etti.
Bu savaşta çok büyük yararlar sağlayarak kahramanca savaştı. Sonunda çok arzu ettiği şehadet mertebesine kavuştu. Gaza sona erdiğinde Hazreti Peygamber Efendimiz, “Cüleybib nerede? Onu göremiyorum, araştırın.” buyurdu. Sahabe-i kiram aradılar. Onu yedi müşrikin yanında buldular.
Hz. Cüleybib, o yedi müşrik ile mücadeleye tutuşmuş ve yedisini de öldürmüş, sonra da şehit olmuştu. Gelip Hazreti Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’e haber verdiler. Peygamberimiz yanına gitti. Üç defa “İlahi ya Rabbe’l-âlemin! Bu yatan bendendir, ben de ondanım.” buyurdu. Sonra da onu mübarek elleriyle defnetti.
Hz. Cüleybib’in hanımı, kocasının yolunu dört gözle bekliyordu. Şehit olduğunu öğrenince büyük bir metanet örneği sergiledi. “Şehit hanımı” olduğu için Cenâb-ı Hakk’a hamd ü sena ederek Rabb’ine şükretti. Hele Hazreti Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in kendisi için, “Allah’ım, onun üzerine hayırlar yağdır. Hayatı boyunca sıkıntı yüzü gösterme.” şeklindeki duasına mazhar olunca dünyalar kendinin oldu.
Bu dua sebebiyle tüm sahabe-i kiram efendilerimiz sadakat ve teslimiyet örneği gösteren bu kadına gıpta nazarıyla bakarlardı. Yardımlarını ve alakalarını hiçbir zaman esirgemezlerdi.
Allah ondan razı olsun.
N.Nida DURAN
Yazar
Doğa harikası Tohma Çayı’nla,Malatya’nın biricik incisisinSomuncu Baba bağrında yatıyor,Âlimler beldesi gül bahçesisinHulûsi Dîvânı’yla huzur bulupHalkımıza örnek hizmet verensin,Selçuklunun Osmanlı’n...
Yazar: Ali COŞKUN
Etmedik yüreğe esirDile verdik türkümüzüKırık çömlek tutar mı sırSele verdik türkümüzü.Yangın başlarken derindeDuman durur mu yerindeİlk sancının seherindeYele verdik türkümüzü.Of dedik taşırdık kabıA...
Şair: Satılmış ŞEN
Kitabın adı: Türkçenin SırlarıYazar: Nihad Sâmi BanarlıYayınevi: Kubbealtı NeşriyatYayın yeri ve yılı: İstanbul/1999Sayfa sayısı: 314Yaş aralığı: 14+İşlenen konular: Türkçe, dil(ler), dil davası, kült...
Yazar: Sait ÖZER
İkinci Akabe Biatı’na katılanlar içerisinden seçilen 12 temsilciden biri de Berâ bin Ma’rur’du. Hz. Berâ, Akabe’de Peygamberimiz’e biat ederken şu mealde bir konuşma yapmıştı:“Bizi Muhammed’le şerefle...
Yazar: N.Nida DURAN