Ailemize Karşı Sorumluyuz
Sorumluluk, kişinin kendine ve başkalarına karşı yerine getirmesi gereken görevlerini zamanında yapmasıdır.
Sorumluluk sahibi insan,başkalarının haklarına saygı gösterir. Kendi davranışlarının sonucunu kabullenir. Kendi üzerine düşen görevleri zamanında ve en iyi şekilde yerine getirir.
Sorumluluk sahibi bireyler olarak; anne ve babamıza, büyüklerimize, akrabalarımıza ve çevremizdeki canlılara karşı güzel davranışlarda bulunmalıyız. Bütün hâl-hareket, tavır ve davranışlarımızla örnek bir insan olmaya çalışmalıyız. Güzel olanı yapıp, kötü ve hoş olmayan davranışlardan kaçınmalıyız. Kendimize yapılmasını istemediğimiz hiçbir şeyi başkasına yapmamalıyız. Sahip olduğumuz şeylerin kıymetini bilmeliyiz
Üzerimizde sayamayacağımız kadar çok hakları olan ana-babamıza karşı sorumluluklarımızı şöyle sıralayabiliriz:
- Anne-babamıza karşı en önemli görevimiz onlara iyi muamele etmek, onlarla sevgi ve saygıya dayalı bir hayat yaşamaktır. Dinimizde büyüklere saygı, küçüklere karşı sevgi göstermek esastır.
- Anne-babamıza uygun olmayan söz söylememeli ve onları incitecek her türlü ifadelerden kaçınmalıyız. Onlara kötü davranmak haram olduğu gibi, kötü söz söylenmesine sebep olmak da haramdır. Kur’an’ı Kerim’de; “Onlara öf dahi demeyin.” buyurulmaktadır.
- Anne-babamıza iyi davranmalıyız. Peygamberimiz “Kime iyilik yapayım?” diye soran bir kişiye üç defa, “Annene!” cevabını verirken dördüncü defada, babasına iyilik yapması gerektiğini emretmiştir.
- Günlük maddî-manevî ihtiyaçlarını karşılamak ve gidermek. Anne baba ihtiyaçlarını karşılayamayacak durumda iseler; evladın onların ihtiyaçlarını karşılaması hem ahlâkî hem de dinen ve hukukî bir sorumluktur.
- Hastalık ve yaşlılık sebebiyle bakıma ve hizmete muhtaç hâle geldilerse seve seve kendilerine hizmet etmek. Akrabalar arası ilişkilerin adeta kaybolmaya başladığı günümüzde, anne baba ve yaşlılarımızın her zamandan daha çok sevgiye, ilgiye ve yakınlığa ihtiyaçları vardır. Sevgiyi yaşarken hissettirmek, onları yalnızlıktan, çaresizlikten kurtarır, âdeta yaşamlarına gıda olur.
- Anne-babamızdan şikâyetçi olmamak, kusurlarını saklayıp iyiliklerinden söz ederek itibarlarını korumak. Uyarılmaları zorunlu olan bir durum olduysa uyarıları incitmeden yapmak.
- Hayır, hasenat ve ibadetlerine yardımcı olmak, huzurlu bir yaşama ortamı sağlamaya çalışmak.
- Çağırdıkları vakit mümkün olduğunca yanlarına gitmek. Beklentilerini ve isteklerini-Allah’a itaatsizlik olmadıkça- yerine getirmek.
- Anne-babamızın önlerine geçmemek, önlerinde yürümemek.
- Bir yere gideceğimiz, bir iş yapacağımız zaman fikirlerine önem vermek.
- Öldüklerinde rahmetle anmak, dua etmek. Onlar adına hayır yapmak. Anne-babamızın hâtıralarını yaşatmak için mümkün olduğunca dostlarının ve sevdiklerinin hâl-hatırlarını sormak.
Diyebiliriz ki; dünyada huzura, ahirette ebedî saadete kavuşmak anne ve babaya iyi davranmaya, onları memnun ederek rızasını almaya bağlıdır.
Naciye BEYZA
YazarHoşgörü; insanın kendinden farklı düşünen inanç ve davranışlarda bulunan kişilere karşı saygılı, sevecen olması hâlidir. Hoşgörü hiçbir menfaat gözetmeksizin insanlara yardımcı olmaktırHoşgörü bir vur...
Yazar: Naciye BEYZA
Çocuk sahildeki kumlarla oynuyordu. Şapkasını çıkardı. Güneşe karşı hassasiyeti vardı. Şapkasını çıkarmamalıydı. Denizden bir avuç su alıp yüzüne çarptı. Az önce şapkasını asla çıkarmamasını sıkı sıkı...
Yazar: Seda BAYRAK DURGUT
Kitabın adı: Büyük DostumYazar: Anıl BasılıYayınevi: Timaş YayınlarıYayın yeri ve yılı: İstanbul/2022Sayfa sayısı: 111Yaş aralığı: 8+İşlenen konular: ön yargı, dostluk, vefa, yardımlaşma…Ön yargılı ol...
Yazar: Sait ÖZER
Edep; hayatımızın her yönünü kapsayan görgü ve ahlak kurallarıdır. Edep; incelik, ahlak, terbiye, nezaket, sevecenlik demektir. Sözlerimizde ve davranışlarımızda ölçülü olmaktır. Her hususta haddimizi...
Yazar: Naciye BEYZA