Ressam Haklı
Sevgili çocuklar;
Eskiden bir zamanlar tarihî olaylarla ilgilenmek zenginler arasında moda hâline gelmiş. Bu yüzden bazı zenginler, köşklerinin duvarlarına, tarihteki önemli olayları tasvir eden resimler yaptırmağa başlamışlar.
Bu modaya uymak isteyen zenginin biri, yeni yaptırdığı köşkün büyükçe bir odasının duvarlarına tablo yaptırmak istemiş. Böylece evinin daha süslü olacağını sanıyormuş. Çevreye haber salmış, bu işi yapabilecek bir ressam aratmış.
Günün birinde bir adam gelmiş, “Bu işi ben yaparım.” demiş ve hemen kolları sıvayıp işe başlamış. Akşama kadar odanın bütün duvarlarını kırmızıya boyamış.
Köşkün sahibi akşam gelip de odanın halini görünce hiddetle sormuş;
- Usta bu ne? Kıpkırmızı bir boya çekmişsiniz odanın her yerine!
Adam kendinden emin bir hâlde konuşmuş:
- Anlatayım efendim; bu resim, Firavun ve adamları Hz. Musa’yı yakalayacakken, Musa’nın Kızıl Deniz’i yarıp geçmesini anlatmaktadır.
Adam bir şey anlamamış ve kızgınlıkla sormuş;
- Hani Musa be adam?
- Efendim, Musa karaya çıkmış.
- Firavun nerede?
- Boğulmuş.
- Ya bu kan rengi boya ne?
- Kızıl Deniz efendim bu, yeşil olmaz ya.
Köşk sahibi yine bir şey anlamamış fakat cahilliği ortaya çıkacak korkusuyla anlamış gibi yapmış ve şunları söylemiş:
- Çok güzel tablo imiş, doğrusu şenlendi oda.
Sevgili çocuklar;
Her dönemde ve her yerde böyle insanlarla karşılaşırız. Kütüphanesindeki kitap raflarını doldurmak için kitaplar alırlar fakat onları okumazlar. Onların amacı etrafa karşı hava atmak, kendilerini olduğundan daha bilgili göstermektir.
Sırrı ER
YazarBir gün ölüm meleğiBaşucuna gelecek“Ey insan, vakit tamamHazır mısın?” diyecekÇok ânî oldu bu işÖnce haber verseydinEş, dost, akraban ileHelalleş deseydinSana çok haber geldiHepsinde mesaj vardıBu uya...
Yazar: Sırrı ER
İlkokulu bitirdiğim senenin yaz tatilinde arkadaşlarımla oyunlar oynuyorduk. Oturduğumuz sokaktaki oyun alanları her geçen gün daralıyordu. Oturduğumuz sokaktaki oyun alanlarımız her geçen gün azalıyo...
Yazar: Sırrı ER
Eve dönüş saatleriydi. Belediye Otobüsü oldukça sıkışıktı. Otobüsteki yolculardan biri bir ihtiyardı. Elinde birkaç poşet vardı. Ayakta durmak için bile zor yer bulmuştu. Öğrenci Sinan, ihtiyarın o ha...
Yazar: Mustafa AKGÜN
İnsan etten ve kemikten oluşan bir varlık değildir. İnsanı 'insan' yapan ve diğer canlılardan ayıran özellikleri ve güzellikleri vardır. Yaratılmışların en şereflisi olan insanı değerli kıl...
Yazar: Esra Elif ŞAHİN