Esmâ-i Nebî: Merhûm
Rahmetle Bezenmi̇ş (s.a.v)
Sevgili Peygamberimizin mübarek isimlerinden biri de “Merhûm/Rahmetle Bezenmiş” idi.
Merhamet Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.v.), Yüce Allah (c.c.)’ın ilahî rahmetinin en büyük aynasıydı. Çünkü O, bütün varlıklar için bir rahmet olarak gönderilmiş nebilerin son halkasıydı. O şöyle buyuruyordu: “Ey insanlar! Ben ancak âlemlere hediye edilmiş rahmet elçisiyim.” (Hâkim, Müstedrek, I, 35)
Mü’minlere karşı çok şefkatli olan rahmet peygamberinin sözleri de insanları sevgi ve merhamete çağırdı: “Merhametli olanlara Rahman (olan Allah) merhamet eder. Siz yerdekilere merhamet edin ki, göktekiler de size merhamet etsin.” (Ebû Davud, Edeb 58, Had. No: 4941) “İnsanlara merhamet etmeyene Allah da merhamet etmez.” (Müslim, Fedâil 15, Had. No: 66) hadisleri Allah’ın merhametine nail olmanın, gökteki meleklerin mağfiret duâlarını almanın yollarını açan çığırdı.
Bütün güzellikler O’nda kemâl buldu. O, rahmet ve merhamet peygamberi olarak gönderildi. Dünyaya saadet getirdiği için yaşadığı asır da “Saadet Asrı” olarak vasıflandırıldı. Sezâî Gülşenî (1669/1737) şöyle vasfeti:
Kapına geldiler ümmet Muhammed
Dilerler merhamet şefkat Muhammed
Şair, Hz. Muhammed (s.a.v.)’e ümmet olanların, yardım için kapısına gidip merhamet ve şefkat dileyeceklerini söylüyor. Çünkü Müslümanların gidebileceği başka hiçbir kapı yoktur diyor. Aynı duyguları dillendiren Şeref Hanım (1808/1861)’a kulak verelim:
El-meded hîni şefâat kıl Şeref zârı da yâd
Mücrimîne merhamet etmek şiârındır senin
Allah’ın rahmetinin en büyük tezahürü olan Allah Rasûlü, her haliyle oldu merhamet kaynağı. O sonsuza kadar akan, nasiplilerini sulayan bir rahmet pınarı. O, hanımlarına iyi bir eş, çocuklarına şefkatli bir baba oldu. Yetimlerin başlarını okşadı, fakirlerle yemeğini paylaştı.
Mü’minlere çok düşkün olan Hz. Peygamber (s.a.v.), özellikle inananlar arasında bu duyguların yerleşmesi için çalıştı ve mü’minlerin tek vücut olup sevinç ve acılarını paylaşmalarını öğütledi. Mü’minler arasında sevgiyi yaymak, merhameti gönüllere nakşetmek için kini, düşmanlığı, hasedi, gıybeti yasakladı, bunların yerine selamlaşmayı, hediyeleşmeyi, sadaka vermeyi, sıla-i rahmi tavsiyede bulundu.
Kızı Zeyneb (r.ah)’in çocuğu, yani kendi torunu can çekişirken ağladı ve buna şaşıranlara da “Bu bir rahmettir. Allahu Teâlâ onu kullarının kalplerine koymuştur.
Editör
YazarRamazan deyince biz anne babaların aklına genellikle eski ramazanlar özellikle de çocukluğumuzda tuttuğumuz oruçlar gelir. Çocukluğumuzda oruç deyince de aklımıza ilk tekne orucu gelir. Onun için çocu...
Yazar: M. Emin KARABACAK
Kültürümüzde bahar ve çiçek; genellikle yenilik, tazelik, doğanın uyanışı ve hayatın yeniden canlanması gibi temalarla ilişkilendirilir. Bahar, kışın zorluklarından sonra gelen ferahlık ve tazelik anl...
Yazar: Editör
Fetih ruhu, İslâm'ı kabul etmiş milletler için en önemli değerlerden biridir. Her milletin geçmişinde, ona yol gösteren, heyecan ve umut aşılayan birtakım değerler vardır. İnsanlar bu değerler etrafın...
Yazar: Editör
El-Afüvv: Çok Affeden, Çok BağışlayanAllah'ın en güzel isimleri arasında yer alan ‘el-Afüvv’; çok affeden, çok bağışlayan anlamındadır. Nitekim Kur’ân-ı Kerim'de, "Hiç şüphesiz ki Allah, çok affedendi...
Yazar: Editör