Türkbükü’nde Birkaç Gün
Ekim ayının sonlarına doğru hem oğlum ve ailesini hem de tanıştığımız günden beri bizi davet eden dünürümü görmek amacıyla Bodrum Türkbükü’ne gittim. Böyle bir yere giderken, hep Hamideddin Ateş Efendi’nin şu sözü gelir aklıma: “Bir yere gittiğinizde tanıdıklarınızda kalın ki aranızdaki muhabbet artsın.” Gerçekten ben de burada dünürümün Türk insanına özgü eşsiz misafirperverliğiyle karşılaştım. Gelinimin ailesi, 1958’de Bosna’dan İstanbul’a göç etmiş. Fatih Sultan Mehmet Han’ın Bosna’yı fethettiğinde, Boşnakçayı öğrenip halka kendi dillerinde konuşma yaptığını ve sonrasında halkın tamamının Müslüman olduğunu okuduğum günden bu yana Boşnakları çok severim.
Türkbükü, Bodrum merkez ve diğer ilçeler gibi çok güzel bir yer. Ege ve Akdeniz’deki tatil beldelerinde, biz tercih etmesek de denize çoğunlukla “beach” denilen plajlardan giriliyor. Biz çoğunlukla kalabalıktan uzak koyları tercih ediyoruz. Türkbükü’nde de böyle yerlerin yanı sıra, halktan bir kısmının büyük gayretleriyle açılan “Belediye Plajı” var. Bu sayede, insanlar zaten halkın olması gereken sahillerden ücretsiz faydalanabiliyor. Ekim sonu gibi denize girdiğimizi düşünürsek, deniz bayağı sıcak geldi bize. Zaten denizin rengi ve dinginliği insanı kendine öyle bir çekiyor ki girince çıkmak istemiyor insan. İlk gittiğim günlerde, oğlum köydeki cami için “Anne, mutlaka bu camide namaz kılmalısın; çok şirin bir cami.” deyince bir gün öğle namazına gittim. Camiye evlerin arasındaki dar bir yoldan biraz yokuş çıkılarak gidiliyor ve cami doğal olarak deniz manzaralı. Gerçekten şirin bir camiydi.
Bodrum, çok güzel bir yer. Bodrum’un merkezini gezdiğimiz günlerde, Boat Show vardı. O sebepten biraz kalabalıktı ama yine de sahili ve tertemiz havası insana ferahlık veriyor. Tabii Bodrum’a gelmişken sebzeli döneriyle dondurmasından yememek olmaz. Özellikle mandalinalı ve sakızlı dondurması çok meşhur. Paketli dondurmalar çıkalı, bu tip dondurmalar unutuldu ama buraya yolunuz düşerse mutlaka deneyin. İnsana çocukluğundaki o eşsiz dondurmaları hatırlatıyor.
Bodrum bahçelerindeki paşa narları, iri zeytin ağaçları ve mis kokulu limonları, mandalinaları, eşsiz denizi ve doğasıyla cennet gibi bir yer. Bizim bu güzelliklere her yönüyle sahip çıkıp korumamız da en büyük görevimiz olmalı.
Raziye SAĞLAM
Yazar
Sultan VI. Mehmed Vahdeddin’in başkadını Nazikeda Kadınefendi’den dünyaya gelen üçüncü ve son kızıdır. 19 Mart 1894’te Feriye Sahil Sarayı’nda doğmuştur. Tam adı Rukiye Sabiha’dır. Vahdeddin Han, anne...
Yazar: Bengisu HAYAT
Sevgili çocuk dostlarım;Orman yangınından kurtulan dostlarımız Kadife Kuyruk, üç geyik kardeş, kaplumbağa ve sincaplar için çiftlikte yer yapıldı. Yangından kaçarken yaralanan geyik tedavi edildi. Öme...
Yazar: Raziye SAĞLAM
Sevgili çocuk dostlarım;İpekle ilgilenen seyis, onu ay sonunda yapılacak yarışlara hazırlıyor. Çevredeki at sahibi olan çocuklar yarışmaya atlarıyla katılabilecekler. Yarışa katılan bu çocuklara, henü...
Yazar: Raziye SAĞLAM
Sözlük anlamı itibarı ile sabır; tutmak, dayanmak, şecaat göstermek (Lisanu’l-Arap), acele etmeden sükûnetle işin sonunu beklemek, itidalli olmak, pes etmemek, tahammül göstermek, huzur, dinginlik, se...
Yazar: Emine Büşra YÜKSEL