 
                Ravza-ı Murad’da Bir Gül-i Muhammed
İçinde bulunduğumuz ayda, 29 Mayıs 1453, İstanbul’un fethini kutluyoruz. İstanbul’un fethi, son zamanlarda bazı çevrelerce basitleştirilmeye çalışılsa da insanlık tarihindeki en önemli olaylardan biridir. Burada, sonuçlarını saymaya kalksak zaten kısıtlı yerimize çok az bir bölümünü bile sığdıramayız.
İstanbul’u fethederken yaşı küçük ama gerek imanı gerek mükemmel mühendislik ve diğer alanlardaki ilmi ve en önemlisi devlet yönetimindeki başarısıyla Sultan Mehmed, tarihin en önemli aktörlerinden biridir. Bütün padişahlarımızın daha küçük bir çocukken görmeye başladıkları eğitim, yabana atılacak cinsten değildir.
Bunların yanı sıra, örnek aldığı babası çok başarılı bir padişah ve ilim sahibi, derviş meşrepli, müstesna bir insandı. Fatih Sultan Mehmed’in annesi Hüma Hatun da bütün padişah anneleri gibi çok iyi eğitim görmüş, imanlı ve devlet yönetiminde etkin bir karakterdi. Bilindiği gibi, Hacı Bayram-ı Veli Hazretleri (k.s.) Edirne sarayında II. Murad’la görüşürken içeriye Sultan Mehmed’in beşiği getirilir.
Hacı Bayram-ı Veli, o anda Fetih Suresi’ni okumaya başlar ve sonrasında II. Murad’a dönerek, Mehmed doğduğunda söylediği cümleyi tekrar etmesini ister. II. Murad şaşırsa da karşısında kalp gözü açık gerçek bir veli olduğunu bildiğinden saygıyla tekrar eder: “Ravza-i Murad’da bir gül-i Muhammedi açtı.”
Hacı Bayram-ı Veli, sonrasında, tarihe mal olmuş o konuşmasını yapar:
- Sultanım! Siz ve dedeniz Yıldırım Bayezid Han, Konstantinopolis’i fethetmek için çok gayret ettiniz lakin henüz vakti gelmemiştir. Fethi ne siz ne de biz görürüz. Ancak beşikteki bu sabiye nasip olacaktır, der.
Hüma Hatun ve padişah II. Murad, bu söz üzerine Şehzade Mehmed’in yetiştirilmesinde daha bir ihtimam gösterirler. Özellikle II. Murad, daha çocuk denecek yaşlarda, çok önemli hocalarının nezaretinde devlette önemli vazifeler vererek onu iyi bir devlet adamı olarak yetiştirir.
Annesi Hüma Hatun da gerek ahlak gerekse iman açısından sağlam bir kişiliğe sahip bir insan olarak yetişmesinde büyük çaba harcar. Fatih Sultan Mehmed, zaten, yaratılış itibarıyla çok özel bir insandır ve anne ve babasının da gayretleriyle her yönüyle mükemmel bir cihan padişahı olmuştur.
Çocuklarımızı ne istediğini bilen, sağlam karakterli bireyler olarak yetiştirirken II. Murad ve Hüma Hatun gibi, tarihimizden örnek alacağımız birçok değerli insan vardır. Ancak önce bunları bizim araştırıp öğrenmemiz gerekiyor.
Raziye SAĞLAM
Yazar 
                                    Muzaffer: Zafer Kazanan, Üstün Olan (s.a.v.)Sevgili Peygamberimiz’in mübarek ism-i şeriflerinden biri de “Muzaffer”dir.Hz. Muhammed (s.a.v.)’in zaferleri, hem İslâm tarihinin hem de insanlık tarihinin...
Yazar: Editör
 
                                    Sevgili çocuk dostlarım;İpekle ilgilenen seyis, onu ay sonunda yapılacak yarışlara hazırlıyor. Çevredeki at sahibi olan çocuklar yarışmaya atlarıyla katılabilecekler. Yarışa katılan bu çocuklara, henü...
Yazar: Raziye SAĞLAM
 
                                    Ben sekiz yaşındayken, Vefa’dan Fatih’e, otuz altı dairelik büyük bir apartmana taşınmıştık. Komşularımızın çoğu Karadenizli olduğu için, bizim adımız Malatyalılardı. İlk tanışırken, komşumuz Hafız Ha...
Yazar: Raziye SAĞLAM
 
                                    Sevgili çocuk dostlarım;Hafize Teyze bu bağbozumunda, üzüm bağlarını durumu iyi olmayan köylülerle paylaşmaya karar verdi. Bugün de üzümler toplanacak. Bütün köylülerin gelmesiyle birlikte; türküler, ...
Yazar: Raziye SAĞLAM
 
        