Okul Yolu
Sabahları okula babamla gidiyorum. Her gün geçtiğimiz yolda, hep aynı saatte çalışan bir temizlik görevlisi ağabey var. Yolun kenarında, araçlardan atılan çeşit çeşit çöpleri temizliyor bıkmadan usanmadan. Onu her görüşümde içimden seslenmek geliyor, “Bıkmadın mı ağabey, bıkmadın mı?!”
Bir gün bıksa ne olur sanki diye düşündüm bugün. Hiç etrafla ilgilenmeden, sağa sola bakmadan her gün aynı özenle, düzenle önüne bakarak topladığı çöpleri, yalnızca bir gün toplamasa ne olurdu?
Birden gözlerim karardı. Babamın aniden yaptığı fren başımı döndürmüştü. Sağıma soluma baktım. Korna sesleri, bağrışmalar, gürültü. Nefesim kesildi. Babama baktım. Şaşkınlıkla olan biteni anlamaya çalışıyordu benim gibi. Tüm araçlar yolun ortasında durmuştu. Herkes birbirine ne olduğunu soruyordu. Ve kimse cevap veremiyordu. Az ileriden bir adam koşarak geldi. Ve konuşmaya başladı:
“Tüm çöp kamyonları ve temizlik işçileri işlerini bırakma kararı almış gece. Yani her taraf çöplük! Çöpler yolu kapatmış. Kimse ilerleyemiyor arkadaşlar. Tüm çöpleri el birliği ile toplayıp görevli dostlarımızı ikna etmeliyiz. Eğer öylece durursak hiçbirimiz işe gidemeyeceğiz. Çocuklar da okula gidemeyecek tabii!”
Duyduklarıma inanamıyordum. Aslında birkaç gün okula gitmesem fena da olmazdı hani. Yarınki matematik sınavına gidememiş olmama çok da üzülmezdim sanırım. Ama... Ama sadece çöpler yüzünden hayatın böyle durma noktasına gelmesi, benim matematik sınavımdan çok daha büyük bir problemdi. Ve herkes bu büyük problemin farkındaydı.
O yüzden koşturmaya ve küçüğünden büyüğüne çöpleri toplamaya başladık. Uzun uğraşlardan sonra nihayet yollar açılmıştı. Fakat kimsenin hiçbir yere gidecek hali kalmamıştı. Yaptıkları işe yeterince önem verilmediğini düşünen temizlik işçilerinin verdiği mesaj yerine ulaşmıştı.
O acayip günden sonra her sabah el sallayarak, gülümsedim yol kenarında aynı titizlikle işini yapan görevli ağabeye. Ve içimden bıkma dedim, sakın bıkma...
Seda BAYRAK DURGUT
YazarBir karınca aniden yere konmaya karar verdi. Gökyüzünün masum ferahlığı neyine yetmemişti? Ve bir kumru. Toprağın altından kafasını çıkarmaya niyetlendi. Belli ki gözü kara, gönlü cesurdu!Bir ahtapot ...
Yazar: Seda BAYRAK DURGUT
Yaşamımız boyunca yapacağımız seçimler kaderimizi belirler; mutlu bireyler olarak yetişmemizi, çevremizdeki insanlara örnek olmamızı ve topluma da olumlu katkılar sunmamızı sağlar.Öncelikle seçeceğimi...
Yazar: Erdal KARASU
Koluna baktı çocuk. Saati kaçırmamalıydı. Babasına döndü. Babası da sürekli saatini kontrol ediyordu. O gün yaşananları unutmamışlardı. Aradan yıllar geçmişti. Hayat devam etmişti. Hayat hep dev...
Yazar: Seda BAYRAK DURGUT
Eline iki kalem aldı çocuk ve kelimeleri... Kırmızı kalemle kelimeyi, mavi kalemle anlamını... “Şefkat” yazdı önce. Fazla düşünmesine gerek yoktu. İki gün önce bir arabanın altında uyuyakalan ked...
Yazar: Seda BAYRAK DURGUT