OKÇULAR TEPESİ
Ahmet Hoca umre arkadaşlarını Uhud Dağı’nın eteklerine getirmişti. Onlara Uhud Savaşı’nı, Okçular Tepesi’ni anlatacaktı. Ama öncesinde Ahmet Hoca Uhud Dağı’na uzun uzun baktıktan sonra şöyle bir soru sordu: - Okçular Tepesi’ni terk eden sahabeler kimdi? Cevap yok... Soruyu tekrar etti… - Okçular Tepesi’ni terk eden sahabeler kimdi?!!! Yine ses yok… Sonunda muhibbanları mahcup bir şekilde; - Bilmiyoruz hocam, dediler. İşte o an her birimizin beynini, kalbini titretmesi gereken şu kelamlar döküldü Hocaefendi’nin dilinden: - Okçular Tepesi’ni terk eden sahabeler kimdi? İnanın, bunu ben de bilmiyorum. Aslında hiç kimse bilmiyor! Bu asla İslâm tarihinde de yazmaz. Hatta o okçular kimdi, öz çocukları da bilmez, eşleri de bilmez. Çünkü sahabe-i kiram efendilerimiz kimseye söylememiş, hep saklamış! Radıyallahu Teâlâ Anhum Ecmain… Ağızlarından bu konu hakkında hiçbir şey çıkmamış. Hatta ve hatta yıllar sonra Cemel, Sıffîn gibi hadiselerde birbirlerine ters düştükleri vakitlerde bile; - Sen zaten Uhud'da da tepeyi terk etmiştin, dememişler! Orada dahi birbirlerini hataları ile vurmamışlar. Ya Rabbi… Bu nasıl bir ahlak… Bizler Uhud'un aslında bir yenilgi değil zafer olduğunu yeni anladık. Bu ne edeb… Birbiri hakkında konuşmak için en ufak bir fırsatı kaçırmayan, hatta "Amaan, olanı söylüyorum, yalan söylemiyorum ya, benim niyetim temiz." diye nefsini aldatıp ağzından akan kardeşinin ölü etinin kanlarını temizleyeceği en ufak bir fırsatı kaçırmayan bizlerin buradan alacağı çok ders var.
Sema KORKMAZ
YazarOldukça yaşlı bir adam, kendisi gibi kamburlaşıp yere yanaşmış bir ağacın altında ağlıyordu.Biraz önce iri yarı bir genç yanına sokulmuş ve kendisinden içki parası istedikten sonra bir de tokat atmışt...
Yazar: Sema KORKMAZ
Nasıl yaşamalı sorusu çok mühim bir sorudur. Buna verilecek en doğru cevap ise, Ramazan’ı şiarlı ve şuurlu olarak karşılamak ve yaşamaktır. Mü’min insanın hayatının tamamında olması gereken bu şiar ve...
Yazar: Sema KORKMAZ
Her kahve aynı tadı taşımaz. Nerede içiyorsan, kiminle içiyorsan ona göre değişir...Bir pazar öğle sonrası annenin "Hadi bir kahve yap da içelim." dediği kahve huzurludur. Köpükler annenin göz bebekle...
Yazar: Sema KORKMAZ
Şaka gibi geliyor ama inanın, bunların hepsi gerçek… Düşünün; hava buz gibi. Camiye gittiniz. Şadırvanda abdest alacaksınız ama buz gibi su içinizi titretiyor. Tam o anda elinde ibrik, yanınızda bir g...
Yazar: Sema KORKMAZ