KÜÇÜK ÇOCUKTAN BÜYÜK DERS
Bir dükkân sahibi dükkânın vitrinine üzerinde satılık yavru köpekler yazan bir tabela asarken yanında küçük bir erkek çocuğu belirdi ve: “Köpek yavrularını kaça satıyorsunuz?” diye sordu. Adam, çocuğa yavruların en az 50 TL olduğunu söyledi. Çocuk elini cebine attı, biraz bozuk para çıkardı, dükkân sahibine bakıp: “2 lira 50 kuruşum var, onlara bakabilir miyim?” dedi. Dükkân sahibi bir ıslık çaldı. Lady adlı bir köpek, dükkânın içindeki kulübesinden çıkıp onlara doğru koşmaya başladı. Arkasında da beş tane küçük yün yumağı vardı. Yavrulardan biri, diğerlerinin gerisinden, topallayarak geliyordu. Bu, küçük çocuğun hemen dikkatini çekti ve: “Bu yavrunun nesi var?” diye sordu. Dükkân sahibi: “Veterinerin dediğine göre, kalçasında bir kemik eksikmiş.” diye yanıt verdi. “Hep böyle topallayacakmış.” diye de ekledi. Küçük çocuk hemen; “Onu almak istiyorum.” dedi. Dükkân sahibi: “Sahi mi? O yavruyu gerçekten istiyorsan sana bedava verebilirim.” dedi. Çocuk, dükkân sahibine yaklaştı ve öfkeyle: “Onu bana bedava vermenizi istemiyorum. Bu yavru da diğer yavrular kadar değerli. Fiyatı neyse size ödeyeceğim, şimdi size üzerimde bulunan 2 lira 50 kuruşu vereceğim, kalan parayı da ayda biraz biraz ödeyeceğim!” dedi. Dükkân sahibi: “O sakat yavruyu ne yapacaksın? O hiçbir zaman diğer köpekler gibi koşup oynayamayacak.” dedi. Küçük çocuk, pantolonunun paçasını yukarı kaldırdı ve iki çelik bağla desteklenmiş eğri sol bacağını göstererek: “Ben de pek koşamıyorum. Bu yavrunun da kendini anlayacak birine ihtiyacı var.” dedi.
Sema KORKMAZ
YazarYaşı 75’e dayanmıştı Muhammed Baba’nın. İki katlı evinin üst katını oğlu ve gelinine vermiş, kendisi de kapıcı dairesi gibi olan alt kattaki evde hayatını eşiyle sürdürüyordu. Hayatı boyunca çalışıp h...
Yazar: Sema KORKMAZ
Her hafta cuma hutbesinde hatibin hem metnini hem de mealini okuduğu ayet-i kerimeyi iyice düşünüp tekrar edecek olursak; "Şüphesiz Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder. Çirkin işle...
Yazar: Editör
Adalet kavramı sözlükte, insaflı ve doğru olmak, eşit tutmak, her şeye hakkını vermek, her şeyi yerli yerince yapmak ve hakkaniyet ölçülerine göre hareket etmek anlamlarına gelir. Adaletin zıddı zulüm...
Yazar: Emine Büşra YÜKSEL
Yaşlı adam, buz gibi havada sattığı mendillerden uzattı genç çifte;- Almaz mısınız evladım? Siftahım bile yok. Hadi, alın!- İhtiyacımız yok bey amca, deyince genç adam, tekrar etmişti yaşlı adam tatlı...
Yazar: Sema KORKMAZ