İhmâl ve İstismar Kurbanı Çocuklar
Dünyada 246 milyon çocuğun emeği sömürülmektedir. İstismarların başında, çocuk ticareti gelmektedir. Eğitimsiz ve yoksul ailelerin bir milyon civarındaki çocuğu, iş ve eğitim vaadiyle kandırılıp kaçırılmaktadır.
Ailenin ihmal ve istismarının temelinde, bilgisizlik ve ilgisizlik yatmaktadır. Aileler, yapması gerekenler konusunda duyarsızdır. Herhangi bir tohumun, fide veya fidanın filizlenmesi, büyümesi için uygun bir zemine ihtiyacı olduğu gibi, çocuğun üstün manevî duygularla yetişmesi de uygun aile ve çevre şartlarına bağlıdır. Çorak toprağa atılan bir tohumdan verim bekleyemeyeceğimiz gibi, maneviyatsız bir çevreden de hayır bekleyemeyiz. Bunun için milletçe muhtaç olduğumuz üstün ahlâk ve fazilet sahibi nesilleri yetiştirmek üzere aile, mahalle, bölge ve topyekûn toplumu düzeltmek, onu körpe dimağların olumlu yolda filizlenebileceği bir hale getirmek zorundayız.
Din, ahlâk ve fazilet duygusunun ortaya çıkmasında ilk görevli, hiç şüphesiz ailedir. Yaratılışımızda olan asil ve necip hislerin açığa çıkması ve artması ilk olarak aile çevresinde mümkün olmaktadır. Toplumun sağlıklı olması, ailenin mutlu ve huzurlu olmasına bağlıdır. Her insanın hayatı boyunca aldığı kararlarda ve karakter gelişiminde, doğup büyüdüğü aile yapısının önemli rolü vardır. Ailenin çocuğun oturup kalkmasında, yiyip içmesinde, düşüncesinde, karakterinin oluşmasında etkisi büyüktür. İnsanlar aile ocağında hayatı, olayları ve insanları öğrenirler. İlk tepkilerini, kabul ve retlerini aile içinde yapar; iyiyi kötüyü, güzeli çirkini, doğruyu yanlışı burada öğrenirler.
Aile yapısı güçlü olmayan toplumların çözüleceği, çökeceği muhakkaktır. Bugün aile hayatımız tehlike altındadır. Her bir yandan saldırılar devam etmektedir. Aile değerlerini kaybeden toplumlar özünü kaybeder. Bu yapıyı dinamik ve sağlam tutmanın en iyi yollarından biri, aile bireyleri arasındaki iletişimi diri tutmaktır. Bunun yolu da kalıcı muhabbettir. “Muhabbet, sevgi katkılı sohbettir.”
Muhabbet ve sevgi ortamında yetişen çocuklar kendisiyle barışık, kendine ve başkalarına güvenen, sevecen, mutlu, umutlu ve hoşgörülü olarak yetişirler. Ailede sevgiyi doğuran ilgidir. İlgi sevginin hem anası hem de çocuğudur. İlgisiz sevgi iktidarsız sevgidir. Sadece “Seni seviyorum.” demek yetmez. Bu sevgiyi ilgiye, davranışa dönüştürmemiz gerekir. Bunu yapmayanlar, sevginin bedelini ödemekten kaçıyorlar demektir. Bedeli ödenmemiş sevgi, haksız kazanca benzer.
Sümeyye Büşra YILDIZ
YazarBizleri arınma ve bağışlanma ayına kavuşturan Rabb’imize sonsuz hamd, âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.)'ya binlerce salât ve selam olsun. Başı rah...
Yazar: Sümeyye Büşra YILDIZ
Eskiden aile bireyleri aynı odada oturup birbirinin yüzlerine ve gözlerine bakarak saatlerce konuşurlardı. Çocuklar aile büyüklerinin edebini, ahlâkını örnek alırdı. Onlar gibi konuşur, onlar gibi yaş...
Yazar: Sümeyye Büşra YILDIZ
Gazze’de yaşanan zulüm ve katliamı ne yazık ki tüm dünya seyrediyor. Filistin’de öteden beri devam edegelen ve özellikle de son günlerde Gazze’de gerçekleştirilen sivillere yönelik insanlık dışı katli...
Yazar: Sümeyye Büşra YILDIZ
Eğitim, her yerde ve her zaman hayat boyu devam eden bir gelişme sürecidir. Gelişmeye açık olan insanlar, kendilerinden daha bilgili ve tecrübeli olan kimselerden bilmediklerini öğrenirler ve yanlış b...
Yazar: Emine Büşra YÜKSEL