Hoş Geldin İlkbahar
Ortalık şenlenir bahar gelince
Çiçekler yağmurla yıkar yüzünü
Çözülür dağların beyaz saçları
Kuş sesleri doldurur her yanı
Sevgili çocuklar;
Sizi bilmem ama ben en çok ilkbaharı severim. Tabiatın yeniden dirilmesi, kurudu, öldü sandığımız ağaçların yeniden çiçek açması, kış uykusundan uyanan hayvanların yeni bir döneme girmeleri...
Bütün bunlar harika olaylardır. Âlemlerin Rabbi olan Allah (c.c) her şeyi kusursuz olarak yaratmış ve güzellikleri insanların emrine sunmuştur. Biz de bu nimetlerin karşılığı olarak şükreden bir kul olmak için “elhamdülillah” deriz. Rabb’imizin emirlerini yapmak ve yasakladıklarından kaçınmak için gayret gösteririz.
Evet, yeni gelen ilkbahar mevsimine kavuştuk çok şükür. Arılar, kelebekler, çiçekler öyle güzelleştirdiler ki çevremizi… Bu güzellikleri hayranlıkla izliyoruz. Havanın ısınması ile dağlardaki karların erimesi ve barajlardaki su miktarının artması hepimizi sevindiriyor. Su çok önemli. Susuz bir hayat düşünülemez. Su olmazsa hiç bir şey olmaz.
Önümüzdeki yıllarda su daha da önemli olacak ve milletler su için savaşacaklar diyor uzmanlar... Su kaynaklarımızı kullanırken israftan kaçınmalıyız.
Sırrı ER
YazarUşak ilklerin şehri olarak bilinir. Şöyle ki; 1909 yılında elektrik kullanımına geçerek Türkiye'nin ilk elektrik kullanan şehri oldu. Ata sporlarımızdan olan cirit müsabakaları, Türkiye'de ilk olarak ...
Yazar: Yusuf HALICI
Sevgili çocuklar;Eylül ayında yeni bir eğitim-öğretim yılı başladı. Geçen yıla göre bir yaş büyüksünüz ve bir üst sınıfa gidiyorsunuz. Okul kurallarını da daha iyi biliyorsunuz. Okula ilk başladığınız...
Yazar: Sırrı ER
Genelde bilinen ismi cennet hurmasıdır ve Türkiye’de Trabzon hurması olarak bilinir. Sonbahar mevsiminde hasat edilir. Kış başlarına kadar tezgâhlarda bulunur. Ham ve sert haldeyken sarıdır, olgunlaşt...
Yazar: Ayşe Gül PINAR
Şam şehri yakınlarında üç yıl süren bir kuraklık olmuş. O yıllarda, başta buğday olmak üzere, hiçbir ürün yetişmemiş. Açlık ve gıdasızlıktsan ölenlerin sayısı her geçen gün artınca, çölde yaşayan aile...
Yazar: Sırrı ER