Esmâ-i Nebî: Gani
Gani: İki Âlemin de En Zengini (s.a.v.)
Bir ismi “Gani/Zengin” olan Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) iki âlemin de en zengin insanı idi. O’nun hikmet dolu, yoğun mânâlı sözlerinden, hal ve hareketlerinden nasip alabilmek de biz ümmeti için en büyük zenginliktir. Bir mü'min, Peygamberimizin hadis-i şeriflerinden bir tanesini bile duyup öğrense, büyük bir servete kavuşmuş gibi sevinir.
O, cömertlikte öyle bir zengindi ki, hicretten birkaç sene sonra bütün Arap Yarımadasına hâkim olup çok büyük servetlere sahip olabilecek imkânlar elinde iken, hepsini ihtiyaç sahiplerine dağıtan bir cömertlik sergileyerek en güzel örnek oldu. Öyle bir rehber ki, O’na uyduğumuz zaman hayatımızın karanlıkları kaybolup yolumuz aydınlanır, işlerimiz yoluna girer, yaşantımıza bir düzen ve disiplin gelir.
Peygamberimiz bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurur: “Bir baba evlâdına güzel bir terbiyeden daha üstün bir miras bırakamaz.” Yine Tirmizî'de yer alan bir rivayette şöyle buyuruluyor: “Kişinin çocuğunun terbiyesiyle bir kerecik meşgul olması, onun için bir sa' (2120 grama denk gelen bir ölçü birimi) yiyeceği sadaka olarak vermesinden daha hayırlıdır.”
Rasûlullah (s.a.v.)'ın bu son derece özlü hadîsinden alınacak çok önemli dersler vardır. Her anne baba ölümlerinden sonra evlâtlarını ele güne muhtaç bırakmamak için çırpınır. Onlara servetler bırakmak ister. Bu insan fıtratının ve ebeveynlik şefkatinin gereğidir.
Ancak servet biriktireyim, benden sonra çocuklarım rahat etsin düşüncesiyle evlâtlarının ruh zenginliğini ihmâl edenler acaba ne derece evlâtlarına iyilik etmektedirler? Oysa asıl zenginlik ruh zenginliğidir. Bu da çocuğunun yeteneklerinin alabildiğine geliştirilmesiyle olur. Bu da iyi bir eğitimle gerçekleşir.
“(Ashabtan bazıları): 'Ey Allah'ın Rasûlü! Zenginler tüm sevapları alıp götürdüler. Onlar da bizim gibi namaz kılarlar, bizim gibi oruç tutarlar, üstelik 146 | Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in fazla mallarından sadaka verirler!' dediler. Hz. Peygamber (s.a.v.): 'Allah size de tasadduk edeceğiniz şeyler vermiştir.
Her bir tesbih (Sübhanellah) sadakadır, her bir tekbir (Allahu Ekber) sadakadır, her bir tahmid (Elhamdü lillah) sadakadır, her bir tehlil (Lâilâhe illellah) sadakadır, iyiliği tavsiye sadakadır, kötülükten sakındırmak sadakadır.” buyurdu. (Müslim, II, 697).
Başka bir rivayette: “Kardeşine karşı tebessümün sadakadır; iyiliği tavsiye etmen sadakadır; kötülükten sakındırman sadakadır; yolunu kaybeden kimseye yolu gösterivermen sadakadır; gözü sakat kimsenin gözü olman sadakadır; yoldan taş, diken, kemik (gibi şeyleri) kaldırıp atman sadakadır; kovandan kardeşinin kovasına su boşaltman sadakadır.” buyruldu. (Tirmizî, Birr, 36)
Editör
YazarEt-Tevvâb: Tevbeleri Kabul Edip Günahları BağışlayanAllah'ın en güzel isimlerinden olan "et-Tevvâb"; itâat ederek kendisine dönen bir kimseyi bağışlayan mânâsına gelir. Kur’ân'da, Allah'ın "et-Tevvâb"...
Yazar: Editör
Anadolu irfanı; sevgi, saygı, hoşgörü, yardımlaşma, kanaatkârlık ve maneviyat gibi köklü değerler üzerine kurulu kadim bir halk bilgeliğidir. Bu bilgelik yüzyıllar boyunca kuşaktan kuşağa aktarılmış, ...
Yazar: Editör
Mâlikü’l-Mülk: Görünen ve Görünmeyen Bütün Âlemlerin Sahibi ve YöneticisiEl-Mâlik, “mülkün sahibi ya da sahip olduğu mülkünde tasarruf yetkisine sahip olan” demektir. Mülk ise onun emir ve fiiliyle ta...
Yazar: Editör
Uzun yıllar önce tüm insanî duyguların yaşamakta olduğu bir ada varmış. İyimserlik, üzüntü, bilgi ve diğer duygular gibi sevgi de yaşıyormuş bu adada.Günlerden bir gün, duygulara adanın batacağı bildi...
Yazar: Sema KORKMAZ