EL-BASÎR: HER ŞEYİ GÖREN, BİLEN VE HİÇBİR ŞEY KENDİSİNDEN SAKLANAMAYAN, YAPILANLARI TEK TEK MUHÂFAZA EDEN
Allah'ın en güzel isimleri arasında yer alan el-Basîr, O'nun görmeye konu olan şeyleri tam olarak görmesini ifade eder. O, her şeyi görür; varlık alanında hiçbir şey O'na gizli kalmaz. İnsan, Yüce Allah'ın el-Basîr isminden iki şekilde istifade etmelidir: Bunlardan ilki, maddî olan gözümüzün diğer organlarımız gibi, bize Yüce Allah'ın bir emaneti olduğunun idrakine varmaktır. Bu emanet, sahibinin talimatı doğrultusunda kullanılmalıdır. Dolayısıyla O'nun "gör" dediği şeyler görülmeli, "bakma" dediği şeyler de terk edilmelidir. Gözün muhâfaza edilmesi, İslâm ahlâkının en önemli edeplerindendir. Bu sebeple, sûfîler "nazar-ber-kadem" (Göz ayağa bakmalıdır.) demişlerdir. Bakışları kontrol altına alıp uygunsuz ve harâm olan şeylere bakmaktan gözü korumak gerekir. Çünkü gözler kalbin öncüsü, keşif koludur. Kalbin mâsivâdan korunması, doğrudan gözün korunmasıyla ilişkilidir. Gözlerini muhâfaza edemeyenler, kalplerini de muhâfaza edemezler. Kadın-erkek her Müslüman, gözlerini harâmdan korumalıdır. İnsanı Kur’ân okumaktan alıkoyan en büyük engel, gözlerin harâmdan korunmamasıdır. Harâmdan korunmayan gözler, mânevî anlamda kalbin ölümünü tetikler. O hâlde, bir Müslüman Yüce Allah'ın el-Basîr ismini ahlâkî bir davranış hâline getirmelidir. Eğer insan, bâtınî anlamda her an Allah'ın gözetim ve denetimi altında bulunduğunu idrak ederse, zâhirî anlamda hareketlerine Allah'ın istikametinde bir yön çizer. Çünkü baş gözü ile gönül gözü arasında bir ilişki vardır: "Gözün gördüğünü gönül yalanlamadı." âyeti buna işaret eder. İşte insân-ı kâmil olmanın yolu ve yöntemi, baş gözü ile gönül gözünü birbirinden ayıracak davranışlar içerisine girmemektir
Editör
YazarYılların marangozuydu. Saçlarını o küçük atölyesinde ağartmıştı. Eskisi kadar işi yoktu artık. Fabrika mamulü eşyalar, piyasayı istila etmişti. El işi özel imalat meraklıları dışında kimse gelmiyordu ...
Yazar: Ayşe Gül PINAR
Sevgili okurlar, Allah ve Peygamber sevgisi, imanımızın temelidir hatta belki de imanımızın kendisidir. Allah’ı ve Peygamberimizi sevmeden gerçek anlamda inandığımızı söylemek zor olur. Peygamber sevg...
Yazar: Editör
Müslümanlar olarak en çok önem vermemiz gerekenlerin başında güven duygusu olması gerekirken, ne yazık ki bu duygu bugün anlamını yitirmiş durumda. Hayatımızın her döneminde en çok ihtiyacımız olan bu...
Yazar: Sümeyye Büşra YILDIZ
Allah, insanı yaratılmışların en şereflisi (eşref-i mahlûkat) olarak yaratmıştır ve herkese de farklı kabiliyetler vermiştir. Okulda belli bir eğitim programını takip ederek, ailede ve çevrede ise göz...
Yazar: Emine Büşra YÜKSEL