CAMGÖZ VE ARKADAŞLARI SİPAHİ PAZARI'NDA
Sevgili çocuk dostlarım; Urfa'da son olarak Sipahi Pazarı’nda çekim yapılacak. Selim'in anlattığına göre burası 1500'lü yıllarda yapılmış ve içinde halı, kilim, kürk ve keçe satılan dükkânların bulunduğu tarihî bir kapalı çarşıymış. Kahvaltıdan hemen sonra yola çıktık. Selim yolda çarşının her gün dualarla açıldığını ve bu geleneğin ilk açıldığı günden bu yana yapıldığını söyledi. Ömer, "Selim Abi, uzun zamandır Urfa'dayız. Başka şehirlerde de bu kadar uzun kalacak mıyız?" "Ömer'cim ülkemiz o kadar güzel, tarih ve çevre yönünden öyle zengin ki, sanırım birçok şehirde daha hep böyle uzun kalacağız.” Selim'ler çekim yaparken biz de Uzun Kulak'la her zaman olduğu gibi etrafı dolaştık. Selim'in dediği gibi, ülkemiz ve insanları gerçekten çok güzel. İyi ki biz de geziyoruz onlarla. Ömer bir gün "Böyle gezmesek sadece kitaplardan okuyarak hiçbir yeri tanıyamazdık." demişti. Sipahi Pazarı’nda çekimler bittikten sonra sırasıyla, içinde kalaycı ve bakırcıların bulunduğu Hüseyniye Çarşısı, yöresel giysilerin satıldığı Kazzaz Çarşısı ve Urfa'nın meşhur isot biberi ve kuru bakliyatların satıldığı İsotçular Çarşısı’nda çekim yapıldı. Ben bu kadar çok ve çeşitli acı biberi daha önce bir arada hiç görmemiştim. Kedi halimle benim bile canım çiğ köfte çekti. Zeliş “Selim Abi bu Urfalılar nasıl bu kadar çok acı yiyebiliyorlar? Bir dükkândan ikram ettikleri çiğ köfteden bir lokma aldım hala ağzım yanıyor.” Gerçekten de acıdan Zeliş'in gözlerinden yaş gelmişti. Bunu gören Selim ve diğerleri çok güldüler. O akşam Urfa'da tanıdıkları birinin davetlisi olarak sıra gecesine gittik. Sıra gecesi burada çok eskiden beri süregelen bir gelenekmiş. Konak gibi büyük bir evde yapılıyordu. Biz evin için girmedik. Çok büyük olan bahçesinde iki tane daha köpek vardı. Ben önce korktum onlardan ama sonra hemen arkadaş olduk ve birlikte koşup oynadık. Bir süre sonra akşamın en güzel vaktine geldik. Tahmin ettiğiniz gibi, bu en güzel vakit yemek saati. İştahınıza gelmesin, Urfa'da meşhur olan bütün kebap çeşitlerinden yedik. Urfa'daki günlerimizin böyle güzel bir akşamla bitmesinden memnun olarak ayrıldık oradan. Geride bizi seven çok güzel dostlar bırakarak. Görüşmek üzere çocuklar…
Raziye SAĞLAM
YazarSevgili çocuk dostlarım;Bugün köyün bütün çocuklarıyla birlikte göle gidiyoruz. Esma ile Atlas’ın atları İpek de arkamızdan geldiği için, Hafize Teyze Rüzgâr’ı oldukça yavaş sürüyor. Göle vardığımızda...
Yazar: Raziye SAĞLAM
Sevgili arkadaşlar; Kanuni Sultan Süleyman, son seferi olan Zigetvar’a gitmek üzere hasta olmasına rağmen, yola çıkmadan önce oğlu Selim’e anlamlı bir mektup bıraktı. Sanki ölec...
Yazar: Musa TEKTAŞ
Tatil mevsimi nedeniyle yurt içi ve yurt dışı seyahatlerin arttığı bir dönemdeyiz. Ben de seyahat etmeyi çok severim. Çünkü benim için seyahat etmek, gezip gördüğüm yerlerde Allah’ın nimetlerini düşün...
Yazar: Raziye SAĞLAM
Yaşım şimdi epey ilerledi. Çocukluğum ilçede geçti. Okul yıllarında çalışkan, başarılı bir öğrenci değildim. Her yıl olmasa da bütünlemeye kalarak sınıfı geçerdim. Ama sene kaybım olmadı hiç. Tatiller...
Yazar: Erdal KARASU