AİLE İÇİN EV EKONOMİSİNİN ÖNEMİ
Ailede mutluluğu etkileyen ekonomik nedenler, maddî imkânlar evliliğin kurulması ve sürdürülmesinde gerekli ve önemlidir ama yeterli değildir. Öyle olsaydı bütün zenginlerin mutlu olması gerekirdi. Hâlbuki durum hiç de öyle değildir. Dinimizde, ailenin geçimi ve maddî gereksinimi günün şartlarına ve itidal ölçülerine göre kocaya aittir. Ama eldeki imkânı çar-çur etmeden iyi değerlendirmek; tutumlu olmak; kocanın ekonomik imkânlarını aşacak maddî taleplerde bulunmamak; gösterişe, lükse ve israfa dalmamak da kadına düşmektedir. Bırakınız evlilik sonrasını daha sözde ve nişanda karşı tarafın maddî imkânlarını zorlayacak taleplerde bulunmak, dışa hava atmak ve caka satmak için gösteriş düşkünü olmak akılla, insafla, din ve vicdanla bağdaşacak bir tutum değildir. Başta böyle lüks ve ihtişama dalan genç evlilerin ömürlerinin çoğunun borç ve taksit ödemeyle geçtiği ve ihtiyaçlarının da bir türlü bitmediği görülmektedir. Buna karşın ailenin vasat harcamalarını bile karşılayacak çabayı göstermeyen, vaktini kahve köşelerinde veya aylak aylak gezerek geçirenlerin de aile sorumluluğunu yerine getirmediği için hem eşi ve çocukları, hem akraba çevresi, hem vicdanı, hem toplum, daha da önemlisi Allah tarafından ahirette hesaba çekileceği de unutulmamalıdır. Tabii bu konuda iş ve istihdam alanı açmada devletin, özel sektörün ve zenginlerimizin de sorumluluğu unutulmamalıdır. Ev ekonomisinde tasarruf edebileceğiniz birçok nokta var. Görmek istemeniz yeterlidir ve bilinçli bireyler olarak ilk dikkat etmeniz gereken konudur. Evinizde iyi bir bütçeleme yapabilirseniz, hem daha mutlu bir yuvanız olacak hem de hayallerinizi birlikte gerçekleştirmenin haklı gururunu yaşayacaksınız. Çalışmayan ev hanımları, eşine yardımcı olmak adına ev ekonomisini düzenleyebilir ve geleceklerini düşünerek tasarruf edip, yatırımlarla daha kaliteli bir yaşama kavuşmak için en iyi işi yapabilir. Ev ekonomimiz için elimizden gelen her türlü tasarruf yöntemlerini kullanmamız gerekir. Elektrik, su, doğalgaz, telefon, yemek, kıyafet, lüks ve gösteriş düşkünlüğünden kaçınmak gerekir. Yemek pişirmenin geleneksel bir alışkanlık ve zevk olduğu düşünülse de son yıllarda çeşitli sebeplerden dolayı evde yemek yapmak yerini giderek sipariş vermeye bırakıyor. İnsanların evde yemek pişirmemesinin başlıca sebepleri zamansızlık ve artan masraflar olarak gösteriliyor. Çalışan insanlar için evde yemek pişirmek zaman harcamak olarak görülüyor. Yükselen fiyatlar ise yemek pişirmenin eskisi kadar hesaplı olmadığını düşündürtüyor. Ancak mutfakta zamandan ve paradan basit yöntemlerle tasarruf ederek evde kendi pişirdiğiniz yemenin tadını çıkarabilirsiniz.
Sümeyye YILDIZ
Yazar“Öf bile deme!” ilahî emrinin bazen insanlık için, susuzluktan çatlamış toprağın suya ihtiyacı kadar hayati değer kazandığı zamanlar olur. İsrâ Suresi’nin 23-24’üncü ayetleri de, bugünün insanlığı içi...
Yazar: Sümeyye YILDIZ
Beyaz güvercinim yollarda mısın? Takatim kalmadı, getir sevdamı. Sarı başaklarda dallarda mısın? Beyaz güvercinim getir sevdamı. Beyaz güvercinim, sevgi tartarsın, Rüzgâr vurur bulutlara çarpar...
Şair: Rabia BARIŞ
Hazreti Ali (r.a.) şerefli hanımı Hazreti Fatıma (r.anhâ)’ya demiştir ki; “Fatıma! Yemek yaptığın vakit sulu ve hafif yemekler yap ki, fazla çiğneme derdi olmasın. Çünkü sulu yemek tez yenir, kuru yem...
Yazar: Raziye SAĞLAM
Hayme Ana, diğer adıyla Devlet Ana, Ertuğrul Gazi’nin annesi, Osman Gazi’nin ninesidir. Hayme, çadır demektir. Hayme Ana da, ‘çadır anası’ anlamına gelmektedir. Hayme Ana, fedakâr ve cefakâr Türk a...
Yazar: Zühal ÇOLAK