Ahmed-i Yesevî’de Sevgi Medeniyeti
Orta Asya’da yaşayan Müslümanlarının manevî hayatında derin izler bırakan sûfî şair ve Yesevîyye Tarikatı’nın kurucusu Ahmed-i Yesevî, büyük hoşgörü ve sevgiyle insanları irşat etmiştir. Yesevî’nin hoşgörüsünün temeli sevgidir. İnsanları bilgilendirerek gönüllerini aydınlatırken ve uyarırken daima hoşgörülü davranmış ve iyilikle karşılık verme ilkesine sâdık kalmıştır. Düşünceleri din ve sünnete dayandığı için bu çizgiden asla ayrılmamıştır.
Yesevîyye Tarikatı’nın önemli kaynaklarından Fakrnâme’de, Yesevî dervişinin takip edeceği metotlar şeriat, tarikat, mârifet ve hakîkat olarak dört makamda belirtilmiştir. Bu makamlarda insana sevgiyle ve güzel ahlâkla yaklaşmayı öğütleyen unsurlar vardır.
Fakrnâme’deki hususların eksiksiz uygulanması önemle vurgulanmıştır. İnsanlara yönelik davranışlarda sevgi ve merhametten sapılmaması gerektiği belirtilmiştir. Yesevîliğin dört temel ilkesi olan şeriat, tarikat, mârifet ve hakîkat kapsamında, insan sevgisini içeren prensipler bulunur.
Bu prensipler; insanlarla yumuşak konuşmak, onlara hizmet etmek, gelen eziyetlere sabretmek, kimseyi incitmemek, fakirleri sevmek ve yardım etmek, hoşgörülü ve alçakgönüllü olmaktır. Hikmetlerde de insan sevgisi bu ilkeler ve makamlar çerçevesinde dile getirilmiştir.
Yesevî’nin temel tasavvuf anlayışı, insanın Allah’ın yaratığı olduğu için sevilmesi gerektiğidir. Bu sevgiyle Allah’a ulaşma ümidi de taşır. Her iyilik ve hayır, insanı Allah’ın hoşnutluğuna götüren bir sebeptir. İnsana yardım etmenin Allah’ın emri olduğunu, sevgiyle yaklaşmanın ise Allah’ın isteği olduğunu belirtir. Allah’ın hoşnutluğu, sevgi ve merhametle yapılan iyiliklerde gizlidir. Yesevî, bu konuya büyük önem vermiştir.
Ahmed-i Yesevî’de insan sevgisi genel ve kapsayıcıdır. Mü’minlere sevgiyle yaklaşılmasını “Allah diyen kulların kulu ol.” ifadesiyle dile getirir. Sevgiyle hareket etmenin gerekliliğini vurgular. İnsan sevgisinin kaynağı Allah sevgisi olduğu için, bu inceliğe dikkat edilmeden yapılan her hareketin Allah’ın hoşuna gitmeyeceğini ve cehenneme yol açacağını belirtir.
Yesevîyye yolunda herkesi sevmek ön şarttır. Fakirleri sevmek imandandır, küçümsemek ise küfür sayılmıştır. Fakirlik mertebesi, yedi kat gökten ve yerden daha yüce görülmüştür. Zenginleri sırf zenginliklerinden dolayı ağırlamak veya fakirleri küçümsemek, Allah’ın lânetine veya azabına yol açar. Bu, mü’minin değil, münafığın işaretidir.
Yesevî, Allah’a inanan ve seven insanları büyük bir sevgiyle kucaklar ve onlara hizmet etmeyi görev bilir. Bu insanlara muhabbet ve hürmetle yaklaşılmasını ister. Müridlere de insan ilişkilerinde sevgiye dayalı bir yaklaşım sergilemelerini öğütler. Sevgi, Yesevî Tarikatı’nın temel ilkelerindendir.
Allah sevgisinin sonucu, bütün mahlûkata sevgiyle yaklaşmaktır. Bu sevgi özellikle insanda noktalanır. Allah’ı seven, insanı da sevmelidir. Yesevî’ye göre, insan sevgisi taşımayan bir kalpte Allah sevgisi barınamaz. Allah sevgisi, insan sevgisini doğurur ve Allah’ın sevgisi, kullarını sevmekle ortaya çıkar.
Yesevî, sevgiye erişemeyen müridin durumunun kötü olacağını belirtir. İnsan sevgisi konusunda hemcinslerinin aynı duyarlılığı taşımasını ister. Sevginin, kişiye insan olmayı hatırlatıp mutluluğa götürdüğüne inanır. Sevgisiz bir yaşamın kalp ve rûh dünyasında büyük tahribatlara yol açacağını söyler. Sevgi yoksunluğundan büyük üzüntü duyar ve “Vah ne yazık, sevgi iksirinden içmeyene.” dizesiyle bu düşüncesini ifade eder. Sevgi ile kalın kıymetli okuyucular…
Kemal DEMİR
YazarHiç kimse rengini seçmedi elbet,Ne fark eder, söyle, derinin tonu?Kimine vuslatken, kimine dehşet,Fânî olanların gelecek sonu,Kopacak şüphesiz büyük kıyâmet...O gün başlayacak cihâdın hası,Ezan-kamet ...
Şair: Halil GÖKKAYA
Kıbrıs bizim neyimiz olur? Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti diyoruz ama güzel ada Kıbrıs, bütünüyle düne kadar bizim değil miydi? Karadeniz’de Kırım Yarımadası, Akdeniz’de Kıbrıs Adası bizim ileri karako...
Yazar: Mehmet Nuri YARDIM
Anadolu sahası Türk edebiyatının ilk şairlerinden olan Şeyyâd Hamza’nın hakkındaki bilgiler sınırlı ve tartışmalıdır. Fakat mutrib, kıssahan anlamına gelen şeyyâd kelimesinden de anlaşılacağı üzere on...
Yazar: Hamit DEMİR
Ahmed-i Yesevî bugün Kazakistan’ın Çimkent şehri yakınlarında yer alan Sayram kasabasında dünyaya gelmiş, dinî tasavvufî eğitimini tamamladıktan sonra yine o bölgedeki Yesi (bugünkü adıyla Türkistan) ...
Yazar: Necdet TOSUN