Çalışmak, Çalışmak
Sevgili yavrularım!
Defalarca duyduğunuz bir kelime var ki bunu yarınlarda siz de sıkça kullanacak, vakti saati geldiğinde büyüklerin ne demek istediğini anlayacaksınız: “Çalışın, çalışın!” Bu söz kulaklarınızda çınlayacak ama manasını anlamak için biraz zamanın geçmesini bekleyeceksiniz.
Size çalışmanız için bazı tavsiyelerde bulunmak istiyorum;
Çalışmak, bir iş meydana getirmek için zihnî ve bedenî güç sarf etmektir. Bu tarifteki zihin önceliğinin önemi büyüktür. Çalışma önce kafada başlar. Gönül dünyamızı hazırlamadan bu önemli vazifeyi yerine getirmek çok zordur.Uzun yıllar boyunca süren okul hayatı işte bu zihinsel çabanın bir sonuca ulaşması içindir.
Okul vakitleri teorinin verildiği, bilginin zamana yayıldığı işlerin yuvasıdır. Bu vakitlerin heba edilmemesi gerekir. Okulda sıkıntı,derslerin zorlukları, arkadaşlar arası geçimsizlikler ve daha bunun gibi onlarca olumsuzluklarla mücadele etmek kaçınılmazdır.
İş hayatında görünür dünya kadar ötelerin de hakkının verilmesi gerekir.
Öte kelimesinin hangi manalarda kullanıldığını sözlüklere bakarak görmenizi istiyorum. Bu gün çalışırız ama ücretin alınması için ay sonunu beklemek gerekir. Önce iş sonra ücret. Hikmete ermek için sıralamaya dikkat eder misiniz?
Ahlakı işimizin mayası yapmak şart!
İşte size önemli kurallar:
1- Dürüst ve doğru sözlü olmak.
2- Yalandan uzak olmak.
3- Hilekârlık yapmamak.
4- Adaletli olmak
5- Rüşvet almamak.
Yoldaki işaretler gibi bu ilkeleri devamlı aklımız da tutmalı ki bereket işimizin can suyu olsun.
İnsanların dünyada huzurlu, mutlu, onurlu bir hayat sürdürmeleri çalışmaya bağlıdır. Dünya nimetlerinden yararlanabilmek, ülkelerin zenginleşmeleri çalışan insanların gayretlerine bağlıdır. Çalışmanın bizi onurlu yapan bir hikmet olduğunu unutmayalım arkadaşlar.
Ali BÜYÜKÇAPAR
Yazar
“Hatasız kul olmaz.” Günlük hayatta sıkça duyduğumuz bu sözle anlatılmak istenen nedir? Devamlı hatalar işleyenler için bir sığınak mı yoksa hataları bir daha yapmanın püf noktası mı? Gelin bu konu üz...
Yazar: Ali BÜYÜKÇAPAR
Şam’ın Besaniye Bölgesi’nde yaşayan Eyüb (a.s.)’ın dillere destan serveti ve hayli kalabalık bir de ailesi vardı. Halim selim, sabırlı, öfkesini kontrol edebilen Eyüb (a.s.) yetimlere, dullara baka...
Yazar: Ali BÜYÜKÇAPAR
Sevgili çocuk dostlarım;Dün köyün çocuklarından birkaçı konuşurlarken, köydeki kedi ve köpeklerin kavgalı olduklarını duyduk. Bu kavgalarda bazen kediler zarar da görüyormuş. Bunu duyunca çok üzüldük ...
Yazar: Raziye SAĞLAM
Zamanı dün, bu gün, yarın şeklinde yaşarken yediden yetmişe insanlarla karşılaşır, hayatımıza devam ederiz. Aslında bir ömür gözümüzün önünde geçip gidiyor.Üç yıl önce nasıldım ya da on sene sonra nas...
Yazar: Ali BÜYÜKÇAPAR