Yeni Öğretim Yılı
Yeni bir öğretim yılı başlarken aileler tatlı bir telaş içindeler. Bizim zamanımızda eve en yakın okul, en çok tercih edilen okuldu ki bunlar da çoğunlukla devlet okulları olurdu. Zaten özel okulların sayısı da oldukça azdı. Okul yakın ya da uzak olsun, servis aracı âdeti olmadığı için, genelde yürüyerek okula gidilirdi. Şimdi düşünüyorum da evimiz Vefa’daydı ve biz, Vezneciler İlkokulu’na 7 - 8 yaşlarında yanımızda bir büyük olmadan onca yolu yürüyerek gidebilirdik.
Günümüzde ise o yaştaki bir çocuğu, değil o kadar mesafeye, bir sokak öteye bile yalnız göndermeyi düşünmek zor. Acaba o yıllarda sokaklar mı daha güvenliydi yoksa biz mi daha erken büyüyorduk, diye bir soru sorsak sanırım cevabı “Her ikisi de.” olurdu.
70’li yıllarda siyah önlük ve lastik çizmelerimizle Vezneciler İlkokulu’na giderken, bize yakın Beyazıt İlkokulu biraz daha zengin çocuklarının gittiği özel bir okuldu. Çocuklar okula giderken önlük giymeyerek serbest kıyafetle ve genelde hizmetçileri ya da apartman görevlisi (o zamanki tabirle kapıcı) ile giderdi. Biz onları böyle görünce “muhallebi çocukları” diye onlarla dalga geçerdik. Çocuk aklı işte.
İlkokul ikinci sınıftayken bir gün okulda film oynatılacağını gösteren afişleri görünce çok heyecanlanmıştık. O yıllarda evlerde televizyon çok yaygın değildi. Bizim evde vardı ama ilk yıllarda haftada sadece birkaç saat açık olduğu, onda da bizim uykumuz geldiği için hiçbir şey izleyemezdik.
Okulda oynatılan siyah beyaz acıklı Yeşilçam filmini nasıl büyük bir heyecanla izlediğimizi bugün bile hatırlıyorum. Bugünün çocuklarına anlatmaya kalksak sanırım çok gariplerine gider. Ablamla okuma alışkanlığımızı yine aynı yıl bir arkadaşımın babasının bizi Süleymaniye Çocuk Kütüphanesi’ne üye yaptırmasıyla kazandık.
O yıl ne çok hikâye kitabı okumuştuk. Rahmetli babam çok kitap okurdu ve ayrıca eve her gün bir ya da iki günlük gazete girerdi. Küçük yaşlarda eline kitap, gazete almanın, o kitabın kokusunu içine çekmenin tadı bir başkaydı doğrusu.
Bizim zamanımızdan birkaç fotoğraf paylaşırken yeni öğretim yılının anne babalara ve sevgili çocuklarımıza hayırlı olmasını dilerim.
Raziye SAĞLAM
YazarTatil mevsimi nedeniyle yurt içi ve yurt dışı seyahatlerin arttığı bir dönemdeyiz. Ben de seyahat etmeyi çok severim. Çünkü benim için seyahat etmek, gezip gördüğüm yerlerde Allah’ın nimetlerini düşün...
Yazar: Raziye SAĞLAM
Dünyayı ben kurtaramam elbet. Ama o dönerken ondan feyz alan, duruşundan, intizamından, dönüşünden ibretler çıkararak, seven, sevdiren, çalışan emek veren, düşünen düşündüren, yazan, okuyan, seyahat e...
Yazar: Nilüfer Z. AKTAŞ
Torun sevgisi bu dünyadaki en güzel sevgilerden biridir. Biri dört, diğeri iki yaşında olan Atlas Kerim ve Ada Melike’yle en güzel oyunları oynarken bunun daha çok farkında oluyorum. Çocukların büyüdü...
Yazar: Raziye SAĞLAM
Birkaç senedir diziler yoğun bir şekilde aileyi hedef alıyor. “Prime Time/En çok izlenen zamanlar”da yayınlanan bu yapımlarda yer alan karakterler, en sevdiklerine neredeyse her cümlelerinde yalan söy...
Yazar: Raziye SAĞLAM