Esmâ-i Nebî: Mâcid
Peygamberimiz (s.a.v.)’in her hâli yüce ve şerefli bir hayatla geçmiştir. O'nun varlık âlemine gelmesindeki yüceliği ve soyu hakkında hadis-i şeriflerde ve âyet-i kerimelerde müjdeler çoktur. O yüceler yücesi, yaratılmışın zirvesi... İnsanlığın yükselen sesi… İçindeki nur cevheri Hakk'ın nefesi… Âlem O'nun pervanesi... Temizliğin, asaletin yegânesi…
Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'in babası, Abdülmuttalib'in oğlu Abdullah; annesi ise Vehb'in kızı Âmine'dir. Babası Abdullah, Kureyş Kabîlesi’nin Hâşimoğulları kolundan, annesi Âmine ise Zühreoğulları kolundandır. Her ikisinin soyu, birkaç batın yukarıda, “Kilâb”da birleşmektedir. Her ikisi de Mekkelidir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in soyu, çok temiz ve çok şerefli bir neseb zinciridir.
Peygamberimiz, soyları ve kendileri hakkında şöyle buyurdu: “Yüce Allah, İbrahimoğullarından, İsmail’i seçti. İsmailoğullarından Kinaneoğullarını seçti. Kinaneoğullarından, Kureyş’i seçti. Kureyş’ten, Haşimoğullarını seçti. Haşimoğullarından da Beni seçti.
Ben Muhammed b. Abdullah b. Abdulmuttalib’im! Yüce Allah, mahlûkatı yarattı ve Beni, onların en hayırlılarının içinde bulundurdu. Sonra, onları, iki firkaya ayırdı ve Beni, onların en hayırlılarının içinde bulundurdu. Sonra, onları, kabilelere ayırdı ve Beni, en hayırlı olan kabilenin içinde bulundurdu. Sonra, onları ailelere ayırdı ve Beni, onların en hayırlısı içinde bulundurdu.
Ben, sizin aile yönünden de en hayırlınızım, nefs yönünden de, en hayırlınızım!”, “Ben Âdemoğulları soylarının en hayırlı, en temiz olanlarından, devirden devire, aileye geçe geçe, nihayet şu içinde bulunduğum aileden vücuda getirildim.”, “Ben Muhammed b. Abdullah b. Abdulmuttalib b. Haşim b. Abdimenaf b. Kusayy b. Kilab b. Mürre b. Ka'b b. Lüey b. Galib b. Fihr b. Malik b. Nadr b. Kinane b. Huzeyme b. Müdrike b. İlyas b. Mudar b. Nizar’ım.”, “Halk ne zaman iki kısma ayrılsa, muhakkak, Allah Beni, onların en hayırlı olanının içinde bulundurmuştur.”,
“Ben Cahiliye Devri’nin kötülüklerinden hiçbir şeye bulaşmaksızın, ana ve babamdan meydana geldim!”, “Ben ta Âdem’den, babama ve anneme gelip ulaşıncaya kadar, hep nikâh mahsulü olarak meydana geldim, asla zinadan meydana gelmedim!”, “Ben sizin nefs yönünden de en hayırlınızım, baba soyu yönünden de en hayırlınızım!”
Meyseretü’l Fecr Peygamberimiz (s.a.v.)’e; “Ya Rasûlallah! Sen ne zaman peygamber oldun?” diye sordu. Peygamberimiz; “Âdem (a.s.), daha ruh ile ceset arasında bir varlıkken!” buyurdu. Katade’den gelen rivayette de Peygamberimiz, yaratılışta Peygamberlerin evveli, Peygamber olarak gönderilişte ise sonuncusuydu.
Editör
YazarMuzaffer: Zafer Kazanan, Üstün Olan (s.a.v.)Sevgili Peygamberimiz’in mübarek ism-i şeriflerinden biri de “Muzaffer”dir.Hz. Muhammed (s.a.v.)’in zaferleri, hem İslâm tarihinin hem de insanlık tarihinin...
Yazar: Editör
Anadolu irfanı; sevgi, saygı, hoşgörü, yardımlaşma, kanaatkârlık ve maneviyat gibi köklü değerler üzerine kurulu kadim bir halk bilgeliğidir. Bu bilgelik yüzyıllar boyunca kuşaktan kuşağa aktarılmış, ...
Yazar: Editör
Sevgiye uzanan gönül bahçemde,Can özümde candan öte sen varsın.Adını hürmetle anan lehçemde,Can özümde candan öte sen varsın.Bana benden yakın kudret içinde,Yüreğim sevginle çarpar içimde,Nurunu ararı...
Şair: Rabia BARIŞ
Kur’an-ı Kerim ve hadislerde melek inancı, İslam’ın temel inanç esaslarından biri olarak çok açık bir şekilde belirtilmiştir ve iman şartları arasında ikinci sırada yer alır. Tarih boyunca hemen her t...
Yazar: Editör