Âlim: Her Şeyi Bilen, Çok Bilgili, İlimle Donatılan Elçi (s.a.v)
Bir ismi “Âlim/bilgin, bilen” olan, Hz. Peygamber (s.a.v.), vahiy kaynaklı bilgiler bakımından bilmesi gerekenlere sahip olduğu gibi, bunların yanında beşer orijinli bilgilere de sahipti. Hz. Peygamber (s.a.v.)'in beşer olmasından dolayı tabii olarak yaptığı fıtrî ve içinde yaşadığı toplumun kendisine kazandırdığı bilgi ve davranışlar ile Allah'tan kendisine vahiy yoluyla bildirilenleri ve buna göre şekillenen davranışları tam ve sağlıklı olarak meczeden üstün bir kabiliyete haizdi. Kendisine nübüvvet görevi verildikten önce de sonra da, vahyin yönlendirdiği ve inananların peygamberi örnek almaları gereken model uygulamaları ile beşerî davranışları da normal insanların davranışlarından ayrıcalık arz edecek özelliklerde idi. Peygamberliğin gereği olarak, Hz. Peygamber (s.a.v.), her şey hakkında bilgi sahibi oldu. Hz. Âdem'in bütün isimleri bildiği gibi, bütün isimleri Yüce Allah O'na da öğretti.
Hz Peygamber (s.a.v.)'in nakle dayalı sadık haber niteliğinde olan nübüvvet bilgisi, ayrı bir mucizevî özelliğiydi. Çünkü Allah, Kur’ân'da peygamberlere insanların elde edemeyeceği bir yolla bilgi öğrenme imkânı verdiğini ve bunun da gerçekten bir ayrıcalık olduğunu ifade etti. Peygamberler de insandır, ancak onlara vahiy gelmesi itibariyle insanların en seçkini olup kemal derecesinin en üst basamağına çıktılar. Hiçbir insana nasip olmayan ilâhî bir hikmet ve ihsan olan peygamberlik onlara nasip oldu. Vahiy, peygamberleri diğer insanlardan ayıran en önemli ve peygamberlere mahsus bir özellikti. Bu gerçeği Allah bir Kehf Suresi’nin 110. âyetinde şu şekilde dile getirmektedir: “De ki; ben de sizin gibi sadece bir insanım. Şu kadar ki bana ilahınızın sadece bir ilâh olduğu vahyolunuyor.”
İlim bakımından peygamberler, beşerî bilgiler yanında hiçbir çaba ve gayretle elde etme imkânı olmayan ve hiç kimsenin ulaşamayacağı vahyî bilgilere de sahipti. Yüce Allah, O'nu okuryazar olmayan (ümmi) kulları arasından seçmişti. Hz. Peygamber (s.a.v.)'in dinle alakalı ilminin kaynağı Allah'ın kendisine gönderdiği vahiydi. Cebrâil vasıtasıyla Hz. Peygamber (s.a.v.)'e vahiy yoluyla gelen, bizzat peygamberin emri ile yazılıp bugüne kadar tevatürle nakledilen ilahî beyan, Kur’ân-ı Kerim, O’nun en büyük mucizesi oldu. Mana itibariyle Hz. Peygamber (s.a.v.)'e vahiy veya ilham yoluyla yahut rüyada veya Mirac’da ulaştırılan ve peygamberin sözüyle ifade edilip âhâd haberler olarak nakledilen, kendilerine hadis-i kudsî ismi verilen hadislerdi. Kur’ân'ın Necm Suresi’nde geçen “O (Peygamber) hevasından konuşmaz, onun söyledikleri kendisine gelen vahiyden başka bir şey değildir.” âyetinin muhatabı olarak her söylediğini ilahî kaynaktan alıp insanların anlayacağı şekilde sunan bir öğretici idi. Kur’ân vahyi dışında Allahu Teâlâ ilham, vehbî ilim gibi bilgileri vererek sünnet ile hadisin bir kısmına bu ilimler kaynaklık teşkil etti. O, Yüce Allah tarafından insanlara risaleti ulaştırmakla yani tebliğ, talim, tezkiye ve beyan ile görevlendirilmiş bir Rasûldü. Çeşitli âyetlerde de ifade edildiği üzere, kendisine kitap verildiği gibi, bir de hikmet verilmişti. Dolayısıyla Yüce Allah Kur’ân vahyinin yanı sıra, Cebrâil, ilham, kalbe ilka ve rüya gibi yollarla da elçisine ilahî ilminden istediği kadar vermişti.
Editör
YazarRamazan ayı, aileyle birlikte vakit geçirmenin, değerleri paylaşmanın ve ibadet bilincini güçlendirmenin harika bir fırsatıdır. Özellikle yemek vakitleri, çocuklar için hem eğlenceli hem de öğreticidi...
Yazar: Editör
Kitabın adı: Fetva Yokuşu Yazar: Durali Yılmaz Yayınevi: Mihrabad Yayın yeri ve yılı: İstanbul/2019 Sayfa sayısı: 219 Yaş aralığı: 14 İşlenen konular: Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılması,...
Yazar: Muammer YILMAZ
15 Temmuz 2016 gecesi, Türk milleti tarihinde eşine az rastlanır bir sınavdan geçti. O gece yalnızca bir darbe girişimi yaşanmadı; aynı zamanda milletin iradesine, demokrasimize ve bağımsızlığımıza do...
Yazar: Editör
Sevgili okurlarımız;Yaşadığımız dünya; gökyüzüyle, toprakla, denizlerle ve içinde barındırdığı sayısız canlıyla Allahu Teâlâ’nın kudretini gösteren büyük bir ayet gibidir. Gözümüzü nereye çevirsek Rab...
Yazar: Editör