YÜREĞİMİ AZATLIK’TA BIRAKTIM
İstanbul’dan havalanan yüreğim, Azerbaycan diyarına süzüldü. Hak yol üzre kabul olan dileğim, Bayrağımın yıldızına yazıldı. Bakü toprağına ayak basanda, Ay yıldız altında özüme döndüm. “Gardaşım” sözünü duyduğum anda, Vuslatın aşkıyla kor gibi yandım. Azerbaycan, istiklali kutlarken Öz kardeşler birbirine karıştı. Türküler, şiirler ve marşlar derken Kadim dostlar güzellikte yarıştı. Kanım dondu Azatlık’ı gezerken Sandım 20 Ocak bende canlandı. Şehitlerim gökyüzünde yüzerken Al bayrak altında ruhum dinlendi. Bir mavi çarşaftı Hazar Denizi, Apardı ruhumu şehit katına. Yüce Rabbim, mahzun etme sen bizi; Erelim cümlemiz gül beratına. Gence’de bir akşam söz dile geldi, Şiir bülbülleri bir bir şakıdı. Ozanlar elinde saz dile geldi, Gönül atlasına kilim dokudu. Bir yiğit tanıdım, adı: Hüseyin. Namaz kılmam için seccade verdi. Dilleri bülbüldü, kalbi güvercin; Say ki yüreğini kalbime serdi. Tohuz’da bir sabah bülbül dinledim, Karabağ esirken susmam, diyordu. Her nefeste ta yürekten inledim, Ölmeden figanı kesmem diyordu. Kışlada gururla halaya durdum, Azerbaycan askeriyle kol kola. Çifte bayrakların altında girdim, Milletime ışık veren bu yola. İstanbul’a doğru yelken açarken Bakü semasına son defa baktım. Öz kardeşim için candan geçerken Yüreğimi Azatlık’ta bıraktım.
Yusuf DURSUN
Şair
Selamın gönlümün direğinde can, Derdin saplı hançer yüreğimde can, Beş vakit sen varsın dileğimde can, ... Kurban olam gardaşımın destine, Gül selamın başım gözüm üstüne. E...
Şair: Bestami YAZGAN
-Bir Uygur kızının ağzından-Ey dünya, duyun bizi;Bu feryada ses verin.İnsandan sayın bizi,Bu feryada ses verin.Kim ki vatandan uzak,Başında bin bir tuzak…Durmayın öyle ırak,Bu feryada ses verin.Yandır...
Şair: Yusuf DURSUN
Hadis “Hased ancak iki kişi hakkında meşrudur: Biri, Allah’ın kendisine vermiş olduğu Kur’an'ı gece gündüz okuyan kişi. Diğeri de Allah’ın kendisine ihsân etmiş olduğu maldan gece gündüz infâk...
Yazar: Enbiya YILDIRIM
Uzun süren şehzadelik döneminde serbest bir hayat yaşadı. Babası Sultan Abdülmecid ve amcası Sultan Abdülaziz saraydaki yaşantısına fazla müdahale etmediler. 27 Nisan 1909’da Osmanlı’nın 35. padişahı ...
Yazar: İsmail ÇOLAK