Tohum
Bazı davranışlar vardır, insanı meleklerden daha üstün yapar. Bazı davranışlar vardır insanı hayvandan daha aşağı yapar.
İnsanı insan yapan güzel ahlakı ve imanıdır.
Allahu Teâlâ âdemoğlunu yarattığında önüne iki yol sunmuştur ve istediği yolu tercih etme hakkını vermiştir.
İyilik yolunun sonu cennete, kötülük yolunun sonu cehenneme çıkar.
İyilik yolunu tercih eden, her iki dünyada da kazançlı çıkar.Çünkü Allah doğrularla beraberdir.
Kötüler ise bu dünyada kazandıklarını zannederler ama ahirette hüsrana uğrarlar.
Müslümanın güzel ahlak sahibi olması, bu konuda ahlak olarak insanların en güzeli olan ve ahlakı Kur'an olan Rasûlullah(s.a.v.)Efendimiz’i örnek almasıyla mümkündür. Rasûlullah (s.a.v)Efendimiz de bize güzel ahlak sahibi olmamızı teşvik ederek şöyle buyurmuştur:
"Nerede olursan ol Allah'tan kork. Kötülüğün ardından onu silecek bir iyilik yap. İnsanlara güzel ahlakla davran."
Sevgili arkadaşlar, eski zamanların birinde bir ülkenin ihtiyarlamış bir hükümdarı vardı. Çocuğu olmayan ve oldukça yaşlı olan hükümdarın kendinden sonra ülkeyi yönetecek kişiyi şimdiden seçmesi gerekiyordu.
Bunun için farklı bir yöntem denemeye karar veren hükümdar ülkesindeki gençleri huzuruna çağırdı.
Gençlere içlerinden birini hükümdar seçeceğini söyledi ve hepsine birer tohum vererek o tohumun ekilmesini, sulanmasını ve bir yıl sonra tohumdan çıkan bitkiyi getirmelerini istedi.
Tohumları alan gençler evlerine dönerek bir an önce tohumları ekmek için işe koyuldular.
Gençlerden birisi vardı ki, bütün çabalarına ve gayretine rağmen tohum yeşermiyordu.
Arkadaşları ise tohumlarının çimlendiğini ve büyüdüğünü anlatıyorlardı. Ama onun tohumu çimlenmiyordu.
Bir yıl dolmuştu ve beklenen gün gelmişti. Ama o kendisine verilen görevi başaramadığını düşünüyordu.
Annesi ona yine de boş saksıyı saraya götürmesini söyledi. Elinde boş saksı ile saraya giden genç, diğerlerinin getirdiği çiçek ve fidanları görünce mahcup oldu.
Heyecan doruk noktaya ulaşmıştı.
Hükümdar kalabalığa doğru baktı ve elinde bitkisiz saksı olan genci yanına çağırttı. Korkmuştu ve kendisinin öldürüleceğini düşünüyordu. Diğerleri onunla alay ediyorlardı.
Hükümdar kalabalığı susturdu ve yeni hükümdarın kim olduğunu açıkladı.
Herkes şaşırmıştı. Hükümdar tohumu yeşertemeyen genci seçtiğini açıkladı ve şöyle dedi:
-Bir yıl önce her birinize bir tohum verdim, onu ekip sulamanızı istedim ve bir yıl sonra da bana getirmenizi istedim. Ama sizlere verdiğim tohumların hepsi kaynatılmıştı ve dolayısıyla da filiz açmaları mümkün değildi. Bir kişi hariç hepiniz, bana çeşit çeşit ağaçlar, bitkiler ve çiçekler getirdiniz.
Tohumunuzun büyümediğini görünce size verdiğim tohumun yerine başka bir tohum ektiniz. İçinizden sadece biriniz kendisine verdiğim tohumun olduğu saksıyı bana getirme cesaretini ve dürüstlüğünü gösterebildi. Bu yüzden yeni hükümdarınız o olacak.!
İşte dürüstlüğün mükâfatı...
Doğruluktan ve dürüstlükten ayrılmadan, doğrularla beraber bir hayat sürdürmeniz dileğiyle kalın sağlıcakla…
Esra Elif ŞAHİN
YazarÇiçekler, daralan gönülleri ferahlatan, ruhumuzu aydınlatan, hayatımıza renk katan nadide varlıklardır. Onların güzelliklerini tarif etmeye kelimeler kifayetsiz kalır.Kuruyan topraklarda, bozkırlarda,...
Yazar: Esra Elif ŞAHİN
Çocukluk insan hayatının en unutulmaz dönemidir. Anılar unutulmaz, acılar unutulmaz, sevinçler unutulmaz, hüzünler unutulmaz.Yediğimiz unutulmaz, içtiğimiz unutulmaz, ağladığımız unutulmaz, güldüğümüz...
Yazar: Esra Elif ŞAHİN
Annesi ve babasıyla deniz kenarında yaşayan sarı saçlı bir çocukla tanışmıştım. Annesi her gün masallar okurdu ona. Ben de uzaktan onları izlerdim. Okuduğu masallardan birindeki çocuk, kâğıda minik se...
Yazar: Seda BAYRAK DURGUT
İki sincap ceviz ağacının dibinde ceviz arıyordu. İçlerinden biri, bir çıtırtı duyunca diğerini uyardı:-Kaç birileri geliyor!İkisi de var güçleri ile yakında bulunan kestane ağacına doğru koştular. Ağ...
Yazar: Emine Yılmaz DERECİ