MİNYATÜR
Bir küçük fırça, bin bir renk, Geziyor minyatürlerde, Herkes başka başka ahenk, Seziyor minyatürlerde… Nerde hilalin yıldızı, Nerede geçmiş izi? Eller bazen imkânsızı, Diziyor minyatürlerde… Levni, meclisleri düşler, Buhari çiçeği işler, Nakşi’de sultanî başlar, Süzüyor minyatürlerde… Erke’nin estetik huyu, Gülbün mâzi, izler koyu, Nakkaş Hasan turuncuyu, Eziyor minyatürlerde… Nigari’nin figürleri, Çolpan, Cahide, Ülker’i, Gülçin nadir tasvirleri Çiziyor minyatürlerde… Süheyl Ünver gülen talih, Talebeler çıkmış salih, İhtişamlı koca tarih Yazıyor minyatürlerde… Osman’da saray dokusu, Lokman’da harflerin pusu, Sinan Bey’de gül kokusu, Sızıyor minyatürlerde… Matrakçı çok hüner dolu, Bir Ressam, nakkaş okulu, Osmanlının İstanbul’u, Tozuyor minyatürlerde… Surname’den şenlik dolmuş, Portrelerden tablo olmuş, Celil, göz nurunu bulmuş, Çözüyor minyatürlerde…
Halil GÖKKAYA
ŞairBeni çölden çöle salmış,Sen’in aşkın, Sen’in aşkın...Titreyen rûhumu almış,Sen’in aşkın, Sen’in aşkın...Sana ermek bize nîmet,Sana cennet bile hasret!Olmuş Âlemlere Rahmet,Sen’in aşkın, Sen’in aşkın.....
Şair: Halil GÖKKAYA
Hiç kimse rengini seçmedi elbet,Ne fark eder, söyle, derinin tonu?Kimine vuslatken, kimine dehşet,Fânî olanların gelecek sonu,Kopacak şüphesiz büyük kıyâmet...O gün başlayacak cihâdın hası,Ezan-kamet ...
Şair: Halil GÖKKAYA
Bütün âlem hep el ele,Verelim kardeş kardeşe...Göğsümüzü her müşküle,Gerelim kardeş kardeşe...Bırakalım seni-beni,Terk edelim haset-kini,Dokuyup aşk kilimini,Serelim kardeş kardeşe...Ömür koza, can ke...
Şair: Halil GÖKKAYA
Nasip oldu, yolum düştü Yemen’e,Osmanlının izlerini aradım…Biz yurda döneli geçmiş yüz sene,Kışlaları, sokakları taradım…Sebe diyârında, saba rüzgârı,Ne Belkıs’ı kalmış, ne de Süleyman!İsyan edenlerin...
Şair: Halil GÖKKAYA