KİMLER HANGİ ÇAĞDA YAŞIYOR?
İlk insan ve ilk peygamber Hz. Âdem (a.s.)’den günümüze doğru tarihî bir yolculuk yapacak olursak, Hz. Âdem (a.s.)’in oğullarından Hâbil ve Kâbil’e kadar tek olan yolun Hâbil ve Kâbil’le ikiye ayrıldığını ve kıyamete kadar da devam edeceğini, haber-i sâdık sâhibi; bizlere haber vermektedir. Hak ve tek olan doğru yoldan ilk sapan, Kâbil olmuştur. Küfrün ilk bayrağını çeken, kıskançlık yüzünden elini kana bulayan ve kardeşini öldüren de odur. İşte o gün bu gündür insanlar, ya haktan ya da batıldan yana olmuşlardır. Bu hak-batıl mücadelesi, her devrin şartlarında değişiklik arz etmiştir: Hâbil zamanında “kurbanla”, karşısında Kâbil. Hz. İbrahim (a.s.) döneminde “ateşle”, karşısında Nemrut. Hz. Musa (a.s.) zamanında “sihirle”, karşısında Firavun. Hz. İsa (a.s.) döneminde “tıpla”, karşısında çarmıhçı Yahudi bir ekip. Hz. Muhammed (s.a.v.) zamanında “edebiyat”la, karşısında Ebu Cehil ve yandaşları olmuştur. Hz. Muhammed (s.a.v.)’in vefatından kıyamete kadar ise, hak-batıl mücadelesi ekonomik ve siyasî alanda olacaktır. Bir insan, ister farkında olsun isterse olmasın, bu iki yoldan birinin takipçisidir. Ya haktan ya da batıldan yanadır. Her asırda hakkın temsilcileri olduğu gibi, batılın temsilcileri de olmuştur ve olmaya da devam edecektir. Kişi hangi safta yer aldığına bakmalı ve seçtiği safın bilincinde olmalıdır. Önemli olan da budur. Tarihen sabittir ki; hak-batıl mücadelesinde bazen hak bazen batıl galebe çalmıştır. Bu bir sünnetullahtır, âdetullahtır. Kim ekonomik güce sahipse, o aynı zamanda siyasî güce de sahiptir. Zira siyasi gücün üstünlüğü, ekonomik güçten geçmektedir. Haktan ve batıldan yana olanlar, dün olduğu gibi, bugün de vardır ve yarın da olacaktır. O halde, ne mutlu haktan yana olanlara...
Hanife IŞIK
YazarZaman; salise, saniye, dakika, saat, gün, hafta, ay, yıl ve asır ölçü birimleri ile hakkında bilgi sahibi olduğumuz, bizi çepeçevre kuşatan, beşer olarak her halükârda tâbi olduğumuz, mahlûkatın yarat...
Yazar: Sümeyye YILDIZ
Bugün kariyerinden fedakârlık etmeyen anneler tarafından, annesine en çok ihtiyacı olduğu dönemde bakıcı ve kreşe verilen çocuklar; kendilerine en çok ihtiyacı olduğu yaşlılık döneminde, anne ve babal...
Yazar: M. Emin KARABACAK
Bir süredir yurt dışındaydım. Dışarıda iken hasretini çektiklerimle bir arada olmanın güzelliği yanında, başka ülkeleri gezip görmek de ayrıca çok mutlu eder beni. Allah, her ülkeye farklı birçok nime...
Yazar: Raziye SAĞLAM
Hilkate değmiş bir yokluk, sonra varlık. Hilkate değmiş bir karanlık, sonra aydınlık… Gece gündüz oynardı sanki âdem! Doğanın kucağında tıpkı onun gibi. Bazen de huzuru için yapardı bunu, mutmai...
Yazar: Nilüfer Z. AKTAŞ