Kahve
Her kahve aynı tadı taşımaz. Nerede içiyorsan, kiminle içiyorsan ona göre değişir...
Bir pazar öğle sonrası annenin "Hadi bir kahve yap da içelim." dediği kahve huzurludur. Köpükler annenin göz bebeklerine yansır... Dudağının kıyısında kalan küçük bir gülümsemedir.
Sahilde oturduğun rüzgârlı bir sonbahar günü, en sevdiğin dostun ağlarken içtiğin kahvenin tadı kederlidir. Kahve telvesine yüreğinin acısı karışır.
Bir gece vakti zil zurna sarhoş birinin içtiği kahve, düşülen kuyudan çıkma çabasıdır. Koyu kıvamlı kahverengi bir ipe tutunup çıkarsın. Çıktığın an uyuyakalırsın. Ferahlıktır…
Tek başına gece vakti balkonda içtiğin kahve yalnızlıktır. Acıdır tadı... Ama garip bir keyif de veren lezzeti vardır.
Beklemediğin bir anda sana uzatılan kahve başkadır. Isıtır insanın içini.
Baban için yaptığın kahve sevgi doludur. Çay bardağında, az şekerli... Kahve gibi görünmez sana... Ama sıcaktır, dumanı tüter ve kokusu büyülüdür.
Kahve aynı kahvedir belki. Köpüğüyle, rengiyle, dumanıyla aynı kahvedir ama içilen kahveler ruhunun süzgecinden geçer ve tatları değişir. Her kahve aynı değildir bu yüzden.
Yorgun olduğunda içtiğin kahve hafifletir seni... Kendine getirir, unutturur günün ağırlığını.
Peki, sizleri birileri sevgiyle pişirilen bir kahveyi içmeye davet etse tercihiniz hangisi olurdu?
Akşam, öğle öncesi, sonrasında da gece kahvesi.
Dostlukla yudumlayacağımız bir kahve molası vermeye ne dersiniz?
Sizin kahveniz nasıl olsun?
Her rüzgâr savuracak bir toz bulur,
Her hayat yaşanacak bir can bulur,
Her umut gerçekleşecek bir düş bulur,
Bulunmayacak tek şey giden zamandır.
Sema KORKMAZ
YazarKalb, mânevî açıdan bakıldığında bir semboldür; iyi değerlerle beslendiğinde sahibine yol gösterir, estetik duygusu da böyle bir kalbe sahip olmakla başlar. Kalb fesada uğramış ise o kişide iyilik duy...
Yazar: Sema KORKMAZ
Evlenmeye karar verdik. Anlaştık. Eşya, düğün masrafı, düğün salonu… Şaşaalı bir düğün falan olmasın dedik. Üç odalı bir eve girdik. Sadece temel ihtiyaçlarımızı aldık. Buzdolabı, ütü, ocak, halı, per...
Yazar: Ayşe Gül PINAR
Yaşlı bir bilge, çölde bir vahada oturmuş, düşünüyordur. Genç birisi, ona yaklaşır ve der ki:- Lütfen beni öğrencin olarak kabul et.Bilge, parmağıyla kumların üzerinde düz bir çizgi çeker:- Çizgiyi kı...
Yazar: Sema KORKMAZ
Çok sevdiğim bir ağabeyim yayınevi kurmaya karar verdiğinde böyle sürpriz problemlerle karşılaşacağını hiç düşünmemişti şüphesiz.Daha ilk adımda bir çelme ki sormayın.Şöyle oldu:Öğrencilik yıllarından...
Yazar: Sema KORKMAZ