ES-SEMÎ’: GİZLİ VE AÇIK HER ŞEYİ İŞİTEN
Allahu Teâlâ’nın en güzel isimleri arasında yer alan Semî’, “her şeyi işiten” mânâsına gelir. Yüce Allah’ın işitmesi her şeyi kuşatmıştır. O’nun için gizli açık, uzak yakın diye bir şey söz konusu değildir. O, zaman ve mekândan münezzehtir. Her türlü sesi işitir. O’nun işitmesi, hiçbir zaman mahlûkatın işitmesi gibi değildir. O; kulak, sinir, beyin gibi organ ve parçalara ihtiyaç duymaz. Bunlar, yaratılmış varlıklar için geçerlidir. Cenâb-ı Hakk’ın işitmesi iki çeşittir: Birincisi, O, zâhir ve bâtın, gizli ve açık bütün sesleri tam bir ihâta ile işitir. O’nun nezdinde, sesler çeşitlenmez, aksine tek bir ses gibidir. Çünkü her şeyin yaratıcısı O’dur. İkincisi, Yüce Allah, duâ eden ve kendisinden bir şeyler isteyenlerin isteklerini işitir ve onlara cevap verir. Müslüman’ın itikâdında, Cenâb-ı Hak, kullarına, şah damarlarından daha yakındır. O’nun işitmesi, kulun kendisinden kendisine daha yakındır. Allah’ın işitmesi, kulunun ızdırap ve sıkıntı ânında duâsına icâbet etmesi şeklinde gerçekleşir. Sıkıntılı anlarda, günahlardan dolayı af dilemek sûretiyle, Yüce Allah kullarının feryadına icâbet eder. Bu da ancak işitmek sûretiyle olur. Kur’ân’dan öğrendiğimiz kadarıyla, kavimlerin helak olmaları peygamberlerin getirdiği mesajlara kulaklarını kapamalarından kaynaklanmıştır. Çünkü ilim ve bilgi elde etmede dinleme organı olan kulak, görme organı olan göz; kulak ve gözün elde ettiği bilgileri analiz ve senteze tabi tutan fuad/akıl çok önemli bilgi vâsıtalarıdır. O hâlde, kullarını gizli ve açık işiten ve onların dilek ve arzularına cevap veren Yüce Allah’ın Semî’ isminden bizlerin çıkaracağı daha birçok hisse vardır. Bunların başında, yalnız olmadığımızı bilmemiz gelir. Çok yakınlarımıza bile işittiremediğimiz birçok meseleyi, Yüce Allah işitir. Bunun önünde hiçbir engel yoktur. O’nun işitici olduğuna inanmak kadar bizi mutlu eden bir başka olay ve bilgi kaynağı var mıdır?
Editör
Yazar
Zü’l-Celâli Ve’l-İkrâm: Azamet ve Kerem SahibiZü’l-Celâli ve’l-İkrâm, “azamet sahibi, yüce ve noksan sıfatlardan münezzeh ve kemâl sıfatlarıyla muttasıf olmak” anlamında “azamet ve kerem sahibi” demek...
Yazar: Editör
Rasûl-i Ekrem’in isimlerinden biri de “Nesîb”dir. Nesîb; soyu temiz, nesebi pak, kökü güzel ve asil olandan gelen demektir. Bu isim, Allah Rasûlü’nün hem insanlık tarihindeki yerini hem de doğduğu ail...
Yazar: Editör
Toplumların sahip olduğu en değerli miraslardan biri, kuşaktan kuşağa aktarılan kültürel ve manevî birikimdir. Anadolu coğrafyası, binlerce yıllık tarihi boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapark...
Yazar: Editör
Sevgili arkadaşım;Hiç düşündün mü, evimiz neden bu kadar kıymetli? Çünkü içinde en çok sevdiğimiz insanlar var: anne, baba, kardeşler, bazen dede ve nine... İşte bu güzel kalpli insanlarla birlikte ya...
Yazar: Editör