ELEŞTİRİ KÜLTÜRÜNE BAKIŞ
İnsan, yaratılışından bu yana zaman zaman çeşitli hatalara düşen bir varlık. Yanılgılar, hatalar, bilinmezlikler hepsi bir araya geldiğinde bir süre sonra işlerimizin çıkmaza girdiğini acı bir şekilde gözlemlemiş oluyoruz. Hiçbir insan hata yapmaz, yanılgıya düşmez, diye bir şey diyemeyiz. Çünkü biz kâinatın ve yaşadığımız olaylar karşısında zaman zaman aciz kalabiliriz, bizim de gücümüzün, ufkumuzun bir sınırı var. Günümüzde insanî ilişkiler noktasında, konuşmanın önemi büyük; dolayısıyla muhatabımızla konuşabilmek için de belli bir kültür seviyesini yakalamış olmamız elzemdir. Bu kültür, her konuda olabilir; edebiyat, tarih, spor, güncel olaylar vb. gibi… Her bir konuda fikir beyan etmek için de bilgimizin olması gerekir. Çünkü bilgisiz fikir beyan etmek demek, rotası belli olmayan bir gemi gibi fırtınadan bir oraya bir buraya savrulması demektir. Günümüz gençliğinin muhabbetlerine zaman zaman şahit olunca açıkçası üzülüyorum. Hepsi olmasa bile gençlerin bazılarının, konuşurken argo ve küfürlü sözlerle birbirine hitap etmesi ve eleştireyim derken bunu hakaret dolu sözlerle ifade etmesi bazı yanlışları beraberinde getiriyor. Hepimiz insan olmamız hasebiyle güzel bir şekilde hitap edilmeye ve saygı çerçevesinde sözlerle muhatap olmaya hakkımız var. Kimsenin bir başkasına hakaret etme, onu küçük düşürme gibi bir hakkı ve haddi yoktur. Sözün haddi vardır, o çizgide durmak gerek. Ağzımızdan çıkan sözleri düşünce sarkacından geçirdikten sonra ifade etmemiz olası bir kırgınlığın önüne geçecektir. Edebiyat dünyasında çeşitli fikirler ortaya konulur ve insanlar bir vesile ile bunları okurlar. Edebiyat alanında çeşitli öyküler, hikâyeler, denemeler, makaleler kaleme alınır. Netice itibariyle okurun ilgisine ve beğenisine sunulur. Okur da bunu okuması sonucunda bazen eser hakkında düşüncelerini ifade eder. Bu düşünceler, olumlu ya da olumsuz olabilir. Yani eleştiri, bir kişinin ya da eserin sadece olumsuz yönlerini ortaya koymaz, aynı zamanda olumlu yönlerini de incelemiş olur. Türk Dil Kurumu sözlüğünde eleştirinin karşılığı şu şekilde verilmiştir:
Erol AFŞİN
Yazar
Prof. Dr. Enbiya YILDIRIM Allah Rasûl’ünün vefatından sonra Müslümanlar her ne zaman Kur’an ve Hz. Peygamber (s.a.v.)’i kendilerine rehber edindilerse hep başarılı oldular. Her ne vakit de ikisinin...
Yazar: Enbiya YILDIRIM
Aile hayatı içerisinde yaşamanın kendine has bir adabı vardır. Aile bireylerinin birer rolü vardır ve rol model olmaktadır diğer bireylere karşı. Aile kavramının biraz sarsılmaya yüz tuttuğu bir dönem...
Yazar: Erol AFŞİN
İki binli yılların başından itibaren bilgisayarın hayatımıza girmesiyle birlikte iş alanlarında ciddi bir değişim yaşandı. Önceleri daha fazla beden işçiliği varken teknolojinin her alana yayılmasıyla...
Yazar: Erol AFŞİN
Ülkemizde insanların yaşamlarını sürdürebilmeleri adına tarım ve hayvancılık geçmişten bu yana önemli bir iş kolu olarak karşımızda idi. Şehirleşmenin hızlı bir şekilde ilerlemesiyle birlikte köylerde...
Yazar: Erol AFŞİN