EL-KAHHÂR: YÜCE KUDRETİYLE GÂLİP GELEN, YENİLMEYEN
El-Kâhhâr, kudretiyle gâlip gelen, yenilmeyen demektir. Yüce Allah'ın en güzel isimleri arasında yer alan el-Kahhâr, Kur’ân-ı Kerim'de şöyle geçmektedir: "O, kullarının üstünde mutlak hâkimiyet sahibidir." El-Kahhâr, Allah'ın hâkimiyet ve kudretinin sonsuzluğunu ifade eder. Hiçbir irade O'nun mutlak iradesi karşısında duramaz. Kur’ân'dan öğrendiğimize göre, Allah'a isyan eden, O'nun elçilerinin getirdiklerini tanımayan nice zorba şahsiyetler ve milletler, el-Kahhâr ism-i şerifinin tecellîsiyle yerle-yeksan olmuşlardır. Çünkü O'na üstün gelecek, O'na galebe çalacak hiçbir güç ve kudret yoktur. Dünyanın en üstün teknolojisine sahip güçlerin gücü bile O'nun el-Kahhâr isminin yanında anlamını kaybeder. Tarihte Yüce Allah'a kafa tutan nice zorbalar ve bu zorbaların peşinden gidenler, O'nun el-Kahhâr ismiyle tecellî etmesinin önüne geçememişlerdir. Burada şu hususun altını iyi çizmemiz lazım. Yüce Allah'ın el-Kahhâr isminden, sürekli kullarını cezâlandıran bir ilâh tasavvuru çıkarmak doğru değildir. O, bütün bir varlığa adaletiyle muamele eder. Nasıl ki O'nun affediciliği, engin şefkat ve merhameti adaletinin bir gereği ise, bütün af yolları tüketildikten sonra aynı şekilde cezâlandırması da adaletinin bir gereğidir. Yaşadığımız dünyada öyle acıklı, haksız ve fütursuz olaylar meydana geliyor ki, haklı olarak bütün merhameti kuşanan Allah dostları, adaletten yana tavır koyuyor, eğer hidâyete ve intibâha gelmezlerse, Yüce Allah'ın el-Kahhâr ismiyle bütün zâlimlere, bütün hâinlere, bütün zorbalara tecellî etmesini istiyor. Öte yandan, er-Rahîm olan Yüce Allah'ın el-Kahhâr ismi, bütün mazlumların, bütün mağdurların, bütün çaresizlerin, bütün güçsüzlerin ve her türlü hakları haksız yere ellerinden alınanların, iftiraya kurban giden masumların sığındığı sonsuz güven kaynağı oluyor. Bu güzel esmâ, onlara teselli ve ruhlarını rahatlatma olarak geri dönüyor. İyi ki Allah'ın el-Kahhâr ismi var. El-Kahhâr ismi, Allah düşmanlarına korku; dostlarına ümit ve güven veriyor.
somuncueditor
YazarEy öğrencim! Dünya sevgisinden sakın. Zira sirke saf balı bozduğu gibi dünya sevgisi de sâlih ve iyi amellerini bozar. Yetimlere, şefkat, çıplaklara elbise giydirmekle merhamet, açları doyur...
Yazar: somuncueditor
İnanma, insanın en temel manevî ihtiyaçlarındandır. Bilmekten daha çok inanmak isteriz. O ya da bu şekilde inanmak bize iyi gelir; hayatı anlamlandırmamızı, yaşamımızı biçimlendirmemizi sağlar. Bu pra...
Yazar: Halide YENEN
Toplantıya gideceğim. Baktım geç kalma ihtimalim var, bindim bir taksiye, muhabbetçi bir arkadaş. O anlatıyor ben dinliyorum. Tam işyerinin önüne geldik. Ankara'da Bakanlıklar. Diyelim ki, taksi paras...
Yazar: Sema KORKMAZ
Hz. Peygamber (s.a.v)’in ashabı içinde Ebu Ma'lek diye birisi vardı. Bu zat, Şam ile Medine arasında tüccarlık yapardı. Kendisi Allahu Teâlâ’ya tevekkül ederek bir kafileye katılmaz kendisi, yalnız gi...
Yazar: Ayşe Gül PINAR