EL-HALÎM
SABIRLI VE TEMKİNLİ HAREKET EDEN, ACELE VE ÖFKELİ DAVRANMAYAN Allah’ın en güzel isimlerinden olan El-Halîm, kendisine isyan edenleri ve emrine muhalefet edenleri gördüğü hâlde öfkesine kapılıp da hemen cezâlandırmayan manasındadır. Eğer Allah günahlarından dolayı hemen onları yakalayıverseydi yeryüzünde, insan da dâhil, hiçbir canlı nesli kalmazdı. İlâhî rahmeti ve lütfu bağlamında el-Halîm isminin bir tecellisi olarak günahkârlara, belki dönerler diye, süre tanımakta, azap verme konusunda acele etmemektedir. O’nun yasasının gereği, süre geldiği zaman, herkesin iyi ya da kötü davranışlarına karşılığı eksiksiz olarak verilir. Ahlâkî bir değer olan hilim, sosyal ilişkilerde ortaya çıkar. İnsanın kendi kendisine hilim sahibi olması çok fazla bir anlam ifade etmez. Bu sebeple, sorumluluk mevkiinde olan insanların, kendilerine yönelik en olumsuz eleştirilerde tepki ortaya koyarken ölçülü olmayı gözden ırak tutmamaları gerekir. Hemen heyecana kapılıp kırıcı ve dökücü sert tepkilerde bulunmak yerine, muhatabını nefis muhasebesine davet etmek adına, ona yaptığından pişmanlık duyuracak düzeyde yumuşak bir dil ve söylem kullanmayı tercih etmelidirler. Çünkü hilim sahibi insandan, en ağır cezâ vermeye muktedirken, muhatabını affetme büyüklüğü beklenir. Hele hele kamu gücünü elinde tutan Müslüman şahsiyetlerin gerek konuşmalarında ve gerekse davranışlarında ölçülü olmaları, öfke seline kapılıp gitmek yerine, teenniyle hareket etmeleri gerekir. Zira sosyal barışın sağlanmasında, hilim sahibi insanlara büyük görevler düşmektedir. Özellikle de sorumluluk makamında bulunan insanlar, ‘hilim’ sahibi olmayı hayatlarının ayrılmaz bir parçası hâline getirmelidirler. Hâsıl-ı kelam, hilim, güzel ahlâkın en yüksek derecelerini oluşturur. Âhirette cennetin genişliği, hilmin genişliğine göre boyut kazanır, denilebilir. Böyle bir alışkanlık da tahsili güç olan hususlardandır. Öfkeyi kontrol etmek ve yumuşak söz söylemek efendilerin ahlâkıdır. Hukukunu savunamayacak derecede halim olmak bir rezalettir. Nasıl ki cehlin dış görünüşü zulüm ise, hilmin dış görünüşü de vakardır. Vakarsa İslâm ahlâkında övülen meziyetler arasındadır. Rabb’imizin el-Halîm isminden insanlar hisse almalıdırlar. Yumuşaklık anlamına gelen hilim, insanların iyi hasletlerinin en güzellerindendir. Hilmin çoğulu olan ahlâm, aynı zamanda, akıllıca hareket etmek anlamına gelir. Gündelik hayatta insan, pişman olacağı bir iş yaptığı zaman kendi kendine, “Ne akılsız iş yaptık!”, “Aklımıza mukayyet olamadık.” gibi serzenişlerde bulunur. Bu konumlara düşmemek için, hilim sıfatını kuşanmak ve bu ahlâkı davranışlarımızın mihveri edinmek en güzelidir.
Editör
YazarBir varmış bir yokmuş… Çok ama çok uzaklarda, büyük bir padişahın küçük bir oğlu varmış. Adı Mehmet’miş. Bu Mehmet öyle sıradan bir çocuk değilmiş; çok meraklı, çok zekiymiş.Küçük yaşta kitaplar okuma...
Yazar: Editör
Sultan IV. Mehmed’in en çok sevdiği Kadın Efendi’sidir. Osmanlı tarihçisi İsmail Hakkı Uzunçarşılı da bunu tasdik etmektedir: “IV. Mehmed, ailesi arasında en çok Afife Kadın Efendi’yi severmiş.” Afife...
Yazar: Bengisu HAYAT
El-Müntakim: Suçluları Hak Ettikleri Şekilde CezalandıranEl-Müntakim, Yüce Allah'ın güzel isimlerinden biridir ve "suçluları hak ettikleri şekilde cezalandıran" anlamına gelir. Bu isim, Allah'ın adale...
Yazar: Editör
Çocuk eğitiminde korku ve cezanın etkisi nedir? Korku dilinin çocuk eğitimindeki yeri nedir? Din eğitiminde yetişkinler için kullanılan dil, çocuklar için de kullanılabilir mi? Günümüzde çocuk eğit...
Yazar: Eşref BOLUKÇU