AHLAKİ DAVRANIŞLARIN PSİKOLOJİK YÖNÜ
Ahlâk herşeyden önce bir öğrenme hadisesidir. Yani insanda bir takım psikolojik mekanizmaların faaliyeti sonunda kazanılan davranış şemalarından ibarettir.
Ahlâk herşeyden önce bir öğrenme hadisesidir. Yani insanda bir takım psikolojik mekanizmaların faaliyeti sonunda kazanılan davranış şemalarından ibarettir.
Ahlâkî davranışın psikolojik yönü deyince¸ davranışta bulunduğumuz kişi veya varlıklar hakkındaki tutumlarımız¸ onlar hakkındaki bilgi ve görgülerimiz akla gelecektir.
Ahlâkî davranışta çok önemli bir yer tutan benlik kavramı nasıl meydana geliyor? Bunu bilmekte büyük bir fayda vardır. Çünkü “iyi ahlâklı benlik” kavramının doğuşu iyi ahlâklı bir kişiliğin ortaya çıkışı demektir. Benlik kavramı diğer insanlarla münasebetler sayesinde doğar. O halde benliğin kazanılması sosyal bir hadisedir ve toplum içinde olur.
Benliğin büyük ölçüde sosyal bir kaynağı olduğu¸ yani etrafımızdaki başka insanlarla olan münasebetlerimiz sonucu doğduğunu kolaylıkla söyleyebiliriz.
Ama benlikte cemiyet aynı şeyler değildir. İnsanlar daima cemiyetin onlardan beklediğini yapan veya etrafın kanaatlerine göre hareket eden kimseler olsalardı¸ ahlâk kaideleri hiç değişmeyeceği gibi¸ bir cemiyetin fertleri arasında ahlâk farkları da bulunmazdı. Oysa biliyoruz ki¸ insanlar olgunlaştıkça toplumun ahlâk görüşü hakkında daha objektif tavırlara sahip oluyorlar. Bazı insanlarda başkalarının kendilerine nasıl baktığına önem veriyor¸ onları hep kendi açılarından değerlendiriyorlar. (Prof. Dr. Erol Güngör¸ Ahlâk Psikolojisi ve Sosyal Ahlâk¸ Ötüken Yay.¸ s. 24-27¸ İstanbul¸ 1997)
Terbiyenin Temeli “Güzel Ahlâk”
İnsanoğlunun maddi ve manevi cephesi bir bütündür. Terbiye insanı bir bütünlük içinde ele alır. Onu bedenen ve ruhen güçlü kılmaya ve yüceltmeye çalışır. Sağlam bir terbiye sistemi ise insanın hiçbir cephesini ihmal etmez. İslâm böyle bir terbiye sistemi geliştirmiştir. (S. Ahmet Arvasi¸ Türk-İslâm Ülküsü¸ s. 25-26¸ Burak Yay.¸ İstanbul¸ 1999) İslâm bu terbiye sistemiyle¸ insanın belli bir yönünü değil¸ insanı bütün halinde terbiye eder¸ bütün halinde güzel ahlâka yönlendirir.
İslâm terbiyesinde irade terbiyesinin ve nefis terbiyesinin önemli yeri vardır. Nitekim şanlı Peygamberimiz “İslâm güzel ahlâktan ibarettir” buyurmuştur.
İslâm terbiyesinde güzel ahlâk önemli yer tutar. Şanlı Peygamberimiz “Ben ahlâkın en yüksek olanını tamamlamak için gönderildim” diye buyurmuştur. Nitekim yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’de aynı husus teyid edilir ve şöyle buyurulur: “Muhakkak ki sen yüksek bir ahlâk üzeresin.” (Bkz. El-Kalem Suresi / 4)
İnsanlarımıza güzel ahlâki öğretebilmek için öncelikle insanlarımızı dünyevi beklentilerden uzaklaştırmamız ve Şanlı Peygamberimizin sünnetini insanlarımıza davranışsal boyutta öğretmemiz gerekmektedir.
Mustafa AKYOL
YazarSultan I. Abdülhamid’in yedinci kadınefendisi ve II. Mahmud'un annesidir. Eski hayatı ve Osmanlı Sarayı’ndaki yaşantısı hakkında çok sağlam ve tatmin edici bir bilgi yoktur. Kafkas kökenli olması muht...
Yazar: Zühal ÇOLAK
Daha çok küçükken rahmetli dedem beni sık sık sevindirirdi. Yattığım odadan salona kadar geçeceğim yola aralıklarla bir bir bozuk ve kâğıt para koyardı. Sonra da seslenerek beni çağırırdı. "Tarık, ge...
Yazar: Erdal KARASU
Dinî-tasavvufî eserlerde Hz. Peygamber (s.a.v.)’in beden özelliklerini ve manevî şahsiyetini ifade için çok sayıda eser kaleme alınmıştır. Bunlardan Nûr-ı Muhammedî veya Hakîkat-i Muhammediye konulu e...
Yazar: Musa TEKTAŞ
“Yaratılanı yaratandan ötürü sevmek” mefhumu, insanlara genel manada güzellikleri telkin eder. Yaratılmışların en şereflisi olan insan elbette ki, “ahsen-i takvim” olduğu için fıtrî olarak da, cismî o...
Yazar: Musa TEKTAŞ