Güzel İzler
İnsanın bu dünya hayatında faziletli bir şekilde yaşaması hakikaten hayatta olması demektir. Kalp huzurunu¸ gönül dinginliği dünyevî makamların¸ maddî zenginliklerin sağlayamayacağını bilenler¸ saadeti ahlâkî fazilette bulurlar. Ahlâken olgun olanlar; kanunlara uyar¸ her türlü vazifesini en güzel bir biçimde yerine getirirler.
Ahlâkın önemi bütün düşüncelerin üstündedir. Çünkü insanlığın kıyamı¸ ayakta durması¸ diri olması ahlâk sayesindedir. Güzel ahlâk¸ varlığını fert ve toplum hayatında çok açık bir şekilde gösterir. Âdeta âbı hayat akıtan pınar gibi yudum yudum içenleri doyurur¸ onları diğer fena ahlâklılardan ayırır. Güzellikten mahrum kalanlar güneşten mahrum kalmış gibidir. Karanlığın pençesinde zulmete dalmış gibidir. Mutluluk yıldızları bu muhitlere ışıklar saçmaz¸ iyilerin sembolü güller böyle yerlerde açmaz.
Allah rızasını kendilerine hayat düsturu eden insanlar¸ yaratılış gayesini iyi bilerek¸ Yüce Yaratıcıya kulluğunu yapmaya çalışır. İrfan yolundan ilerler¸ marifetullah ile buluşur. Nefsini kötü duygulardan kurtarıp¸ iyi duygularla süsleyenler karanlıktan aydınlığa çıkabilir. Böylece ahlâkî yönden ölçülendirdiği her işini iştiyakla hatta aşkla yapar. Cennet ümidiyle ya da cehennem korkusuyla yaşamaz¸ yalnızca Hakk rızasına göre hareket eder¸ Âlemlerin Rabbine tapar. Ahirette cemallullahı görenler arasında saadet topunu kapar.
İşte böyle bir manevi zevke erebilmek için ahlâklı olmaktan¸ ahlâklı yaşamaktan başka bir kurtuluş yolu yoktur. Onun içindir ki insan dilini kötü sözlerden ve gıybetten¸ kalbini kötü zandan muhafaza etmelidir. Başkalarını küçük görmek¸ alay etmek gibi sevimsiz hareketlerden¸ yalandan ve her türlü ihanetten uzak durmalıdır. Dünyaya geldiği zaman kendisine verilen temiz fıtratı kirletmemelidir. Çirkin davranışların tamamı bu asil yaratılışını kirleten bir lekedir.
İnsan olmanın en mühim şartları¸ ölümlü bir varlık olduğunu bilmek¸ halkın faydası için çalışan bir âdem/adam olmaktır. Bir kuşun bile zararını istemeyecek kadar güzel düşünceli¸ temiz bir imana sahip kalmaktır. Ahlâkî olgunluğunu zedeleyecek hal ve davranışlarda bulunmayıp¸ işinde¸ ailesinde yaşadığı toplumda örnek bir şahsiyet olarak haddi ve hududunu bilmektir.
Güzel ahlâkın bütün güzel sıfatların üstünde olduğunu farkedenler¸ almış olduğu terbiyeye halel getirmezler. Mensup oldukları dinin¸ manevi yolun inceliklerine dikkat ederek asil ruhlarını dünyevî kirlerle batırmazlar. Güzel ahlâk gönülde iz bırakan nakış olur¸ gözlerde tatlı bir bakış olur. Bu satırların muhatapları sevgili okuyucularımız¸ sizler.. bizler… Gönül hep güzeli izler. Kişi sevdiğini özler…
A. Şemsettin ATEŞ
YazarKainatın yaratılışındaki güzelliğin adıdır aşk. Allah'ın üstün güzelliğinin dünyadaki muradıdır aşk. Gönülde sevgili için hissedilen her duygu ve ruh aydınlığının kaynağıdır aşk. Âlemdeki dertlerin de...
Yazar: A. Şemsettin ATEŞ
İnsan¸ yaratılmışların en üstünüdür. Özü topraktan meydana getirildiği için tevazu sahibidir. İlimle ve nurla donatılmıştır. Sadece maddi yönü olan bir varlık değil¸ aynı zamanda manevi yönü de olan b...
Yazar: A. Şemsettin ATEŞ
"Yetimlerin İncisi" olan Sevgili Peygamberimizin hayatını anlatırken¸ velînimetimiz canımız babamız; Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi'nin gözleri çakmak çakmak dolardı. Yetimlere karşı ayrı bir şefkat du...
Yazar: A. Şemsettin ATEŞ
Akıl sahiplerini hayırlı işlere götüren ilahi kanunlar bütününe kısaca din denir. Din; vahye iman ve ilâhi ahittir¸ din; özdeki tevhiddir. Yaratılış itibariyle insan dini inanca meyyaldir. İnsanlığın ...
Yazar: A. Şemsettin ATEŞ