Gönül Berraklığının Aynası: Edeb
Zarafet ve güzelliğin davranışlara yansımasıdır edeb. Toplum hayatı içerisinde yaşayan insanların¸ en çok muhtaç olduğu ilişkilerdeki ölçüyü ve hoşça geçinmeyi öğütler bize. Güzelliği çağrısında¸ kötülüğün karşısında edeb vardır. Ruhu lekeleyen çirkinliklerden koruyan¸ insanı meleklerden üstün kılan özelliktir. Edeb mutlak güzelliktir.
İnsan edep sayesinde yüksek bir kültüre¸ yüce bir irfana erebilir. İnsan ibadetlerle cennete girebilir ama edeple Rabb'ının huzuruna varabilir. Sevgili Peygamberimizde miracda Hakk huzurunda bulunmanın edebine riayet ederek¸ gözünü ondan saptırmadan ve başka şeye kaydırmadan O'nun yakınlığına kavuşmuştu. Çünkü Habibini Yüce Rabbi terbiye etmişti.
Edeb hayırdır. Edeb sahibi¸ îmânı ve tevhidi kendine yâr eder. Edebi olmayan¸ îmânını kaybeder¸ îmânı olmayan da iki âlemde içini¸ dışını ve yerini nâr eder. Güzelliğe gönül verenler hep güzellerle ve güzel işlerle birlikte olurlar. Ruhunu terbiye edip¸ hoş gönülle insanların içinde yaşayanlar¸ daima örnek gösterilirler. İç temizliği dışa da yansır.
Cüneyd-i Bağdadi¸ hacca giderken Bağdat'a uğrayan talebelerinin son derece saygılı ve nazik davrandıklarını görünce Ebu Hafs'a¸ "Gönül bağlılarını saray mensupları gibi edeplendirmişsin" der. Ebu Hafs'da ¸ "Onların bâtınlarındaki edeb¸ zahirlerine yansımıştır" diye cevap vererek gönül bağlılarının gösterişçi bir davranış içinde olmadıklarını beyan eder. Tasavvufun insan ruhuna olan etkilerine işarette bulunur. Nitekim bir hadis-i şerifte; "Kalbi huşû içinde olanın¸ bedeni de öyle olur" denilmiştir.
Hulûsi Efendi (k.s) de¸ bir mektubunda şöyle buyurur:
"Zâhiri edebin¸ mânevî kemâlin âyinesidir. Bir şişeye ne koyarsan onu gösterir."
Ehl-i edeb; güzel konuşan¸ bilgi sahibi olan¸ nefsini terbiye eden¸ haddini bilen¸ gönlünü temiz tutan ve ruhunu berraklaştıranlara denir. Büyüklerin yanında edebli bir şekilde bulunmak ne güzel şeydir. Allah'ın yarattığına hürmet etmek¸ Hakk'a hürmet etmek gibidir. Edebi terk etmek¸ huzurdan kovulmaya sebeptir. Büyükler "Huzur sergisinde edepsizlik eden¸ kapıya konur" demişlerdir.
Güzel amellerde bulunmaya edeb¸ güzel konuşma ve yazma sanatına da edebiyat denmiştir. Allah'ın adı ile besmeleyle bezeli bir kapıdan girilerek¸ edebinden kızaran gülün timsali¸ muhabbetin seyriyle çıkılan bu gülşende güzellikler sizlerle olsun.
A. Şemsettin ATEŞ
Yazar"Yetimlerin İncisi" olan Sevgili Peygamberimizin hayatını anlatırken¸ velînimetimiz canımız babamız; Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi'nin gözleri çakmak çakmak dolardı. Yetimlere karşı ayrı bir şefkat du...
Yazar: A. Şemsettin ATEŞ
Zaman¸ üzerimizdeki Allah'ın büyük nimetlerinden biridir. Zamanın asıl sahibi Allah Teâlâdır. Ölçüsüzlükler içerisinde geçirilen zamanlarda¸ suçlu olan zamanın kendisi değil o zamanı hoyratça tüketenl...
Yazar: Kadir ÖZKÖSE
Güzellikler ve sevinçlerin paylaşıldıkça çoğaldığını hepimiz biliriz. Paylaşmanın bir adı da "Cömertlik"tir.Güzellikler ve sevinçlerin paylaşıldıkça çoğaldığını hepimiz biliriz. Paylaşmanın bir adı da...
Yazar: A. Şemsettin ATEŞ
Kainatın yaratılışındaki güzelliğin adıdır aşk. Allah'ın üstün güzelliğinin dünyadaki muradıdır aşk. Gönülde sevgili için hissedilen her duygu ve ruh aydınlığının kaynağıdır aşk. Âlemdeki dertlerin de...
Yazar: A. Şemsettin ATEŞ