Sevgi-Saygı-Hoşgörü
Hayatımızın bütün alanlarını etkileyen sevgi, saygı, hoşgörü; bizi biz yapan, güzel yönlerimizi ortaya çıkaran, herkes tarafından takdir edilmemizi sağlayan, kendimize olan saygımızı var eden kavramlardır.
Sevgi; insanlara karşı duygusal bağlılığımız ve verdiğimiz değerdir. Vatanımızı, ailemizi, kardeşlerimizi, arkadaşlarımızı, öğretmenlerimizi, yakınlarımızı, komşularımızı, yaşadığımız çevreyi, doğayı, canlıları severiz. Değer verdiklerimizi ve mutlu olmasını istediklerimizi sever, zarar görmesinler diye endişeleniriz.
Yaşadığımız çevreye, insanlara, tüm canlılara karşı olumlu ve hatasız davranışlar sergilemek ise saygıdır. Barış içinde, huzur ve mutlulukla yaşamak, yeni nesillere örnek olmak ve huzuru sürdürmek için en önemli değerdir saygılı olmak.
Hoşgörü ise; bizim dışımızdaki insanların yaşamlarına, düşüncelerine, inançlarına, gelenek ve göreneklerine, zevklerine saygılı olmak, kendimizi onların yerine koymaktır. Olumlu, huzurlu bir düzenin ortaya çıkmasını sağlayan bir değerdir.
Sevgi, saygı, hoşgörü kavramları; her bir bölgesi farklı iklim, bitki örtüsü, doğal kaynak, kültür, inanç ve topluluk barındıran güzelim yurdumuz için çok önemlidir. Barış, dayanışma ve uyum içinde yaşamak için temel unsurlardır.
Her yöremizin kendine has yemek kültürü, gelenek ve görenekleri, giyim tarzı olabilir. Yan komşumuz farklı bir inançtan, bir başka arkadaşımız farklı bir ülkeden, kültürden gelebilir. İşte bu farklılıkları kabullenmek, saygı göstermek, inanç ve geleneklerini yaşamalarına hak tanımak, uyum sağlamak, bu çeşitliliğe değer vermek hoşgörü ile gerçekleştirilir.
Farklı toplulukların bir arada yaşamasında saygı ve hoşgörü; bireyler arasında olumlu ilişkiler oluşturur, toplumda huzurun korunmasını sağlar, birlikte yaşam kültürünü geliştirir. Hoşgörü ile karşılanan insanlar hoşgörü ile karşılık verir. Farklılıkları hoşgörü ile kabullenmek ön yargıları azaltır, fikirleri değiştirir, yeni ufuklar açar, ilişkilerin sürdürebilmesini sağlar. Hoşgörüsüz, saygı ve sevgiden uzak toplumlarda bu uyum, düzen ve huzur sağlanamaz. Sürekli çatışma, kavga ve gürültülerle huzurdan uzak topluluklar mutsuz olur.
Farklı kültürleri barındıran güzel yurdumun insanları yüzyıllardır barış içinde, huzur ve mutlulukla, güvenle yaşayabiliyorsa saygı ve hoşgörü sayesindedir. Daha da uzun yıllar bu hoşgörü ortamı sürecektir. Bizler büyüklerimizden ne gördüysek onu sürdürüyoruz. Farklı kültürlere saygılı olmalı, saygı görmeli, hoşgörüden ayrılmamalı, bizlerde hoşgörü ile karşılanmalıyız.
Erdal KARASU
YazarSoğuk, karlı, yağışlı geçen kış günlerinin ardından baharın müjdecisidir çiçekler. Havaların ısınması ile tarlalarda birdenbire bitiveren, ömrü kısa, güzelliği ömre bedel papatyalar, koparmaya kıyamad...
Yazar: Erdal KARASU
Eşsiz Boğaz’ı ile iki kıtayı birbirine bağlayan, bir çağı kapatıp bir çağın açılmasına neden olan, doğal güzellikleri, tarihî binaları, sarnıçları, çeşmeleri, yalıları, sarayları, kasırları, kiliseler...
Yazar: Erdal KARASU
Eline iki kalem aldı çocuk ve kelimeleri... Kırmızı kalemle kelimeyi, mavi kalemle anlamını... “Şefkat” yazdı önce. Fazla düşünmesine gerek yoktu. İki gün önce bir arabanın altında uyuyakalan ked...
Yazar: Seda BAYRAK DURGUT
Oruçların tutulduğu, yardımlaşma, hoşgörü, sevgi, saygı ve ibadetle geçirilen aydır Ramazan. Bizim için önemlidir, hazırlıklar yapılır, özlemle beklenir, coşkuyla karşılanır. Ardından gelen bayram gün...
Yazar: Erdal KARASU