Yangın Var!
Kasabanın kenar mahallelerinden birinde yangın çıkmıştı. İki katlı evin üst katından çıkan alevler ortalığı kaplıyordu. Dumanlar göğe yükseliyordu. Herkes telaşla, heyecanla, korkuyla bağrışıyordu.
“Yangın vaaar!...”
“Yetişin, yangın vaaar!...”
“Evin üst katı tutuşmuş, yanıyor!...”
Yangın çıkan evin etrafını meraklılar sarmıştı. Kovalara su doldurup getirenler vardı. Yangın çıkan evin önünde bir kız çocuğu ağlıyordu. Korkudan da beti benzi atmıştı. Sakallı bir dede ona yaklaştı.
“Ne oldu Ayşe kızım? Yangın sizin evde.”
“Sorma Ömer Dede. Mutfakta ocağı yaktım. Yumurta haşlayacaktım. Mutfaktan dışarı çıktım. Cam açıktı. Rüzgâr pencerenin tülünü yanan ocağa doğru savurmuş. Tül tutuşmuş. Perdeler ve mutfaktaki yanıcı eşyalar yanmaya başlamış.”
Bu sırada itfaiye aracının sirenleri duyulmaya başladı. Herkes sesi kesti. Orada bulunanlar sevinmeye başladı. Merak içinde itfaiyecilerin yangını söndürüşünü seyrediyorlardı. İtfaiyeciler yangını hemen söndürürlerdi.
Nihayet yangın söndürülmüştü. İtfaiyecilerin başı şunları söyledi:
“Yangın fazla yayılmamış. Hemen söndürdük. Bununla geçmiş olsun.”
Ömer Dede Ayşe’yi teselli ediyordu.
“Bak Ayşe kızım. Yangın bir tabiî afettir. Sel bir tabiî afettir. Deprem bir tabiî afettir. Bunlara karşı tedbirimizi almalıyız. Sizin evi itfaiyeciler hemen söndürdüler. Zaten yangın fazla büyümemiş. Ama her zaman böyle olmayabilir.”
Ayşe yavaş yavaş sakinleşiyordu. Ömer Dede orada bulunanlara şunları söylüyordu:
“Bazen yangınlarla onlarca ev birden yanabilir. İnsanlar bile ölebilir. Bazen sel dere kenarlarındaki, ırmak kenarlarındaki evleri sürükleyip götürüyor. Pek çok kimse sele kapılıp gidiyor. Depremlerle de çok kayıplar veriyoruz. Bunlara karşı alabildiğimiz kadar tedbir almalıyız.”
Mustafa AKGÜN
Yazar
Tarihe şan veren nice kahramanlarımız vardır. Onların başta gelenlerden biri Sultan Alparslan’dır. Büyük Selçuklu Devleti’nin en büyük hakanı idi o.Onun zamanında tarih sanki coşmuştur. Milletimiz o z...
Yazar: Mustafa AKGÜN
İnsanı tanımak bize önemli bilgiler verir. Dünyaya gelen her canlıda kendine göre fizik ve ruh hali mevcuttur. Doğumla başlayan hayat kendi zaman dairesinde döner durur.Hayat Armağandır! Sayısız varlı...
Yazar: Ali BÜYÜKÇAPAR
Eve dönüş saatleriydi. Belediye Otobüsü oldukça sıkışıktı. Otobüsteki yolculardan biri bir ihtiyardı. Elinde birkaç poşet vardı. Ayakta durmak için bile zor yer bulmuştu. Öğrenci Sinan, ihtiyarın o ha...
Yazar: Mustafa AKGÜN
Zeyd bin Harise çocukken bir kafileyle yolculuk ediyordu.Ancak kafile baskına uğradı. Zeyd de diğerleri gibi esir oldu.Baba Hârise’nin yüreği yanmıştı. Oğlunun elinden alınışı onu üzmüştü.O zamanlar d...
Yazar: Mustafa AKGÜN