Hikaye: Elinizde İmkân Varken Yapın Lütfen
"Erken yaşta emekli oldum ben.” diye başladı söze.
"Emekli olmadan evimi ve arabamı da almıştım. Dört çocuğum var, onları da evermiştim."
Anlatırken gözleri yerde, kendi ayakta...
Bir ben, bir hanım, bir tas çorba, bir tas yoğurt, biraz turşu…
Gahersiz (kahırsız), ayağımızı uzatıp yaşardık.
Ama daha ne yaşımız var ne yasımız, çok şükür.
Hanım, gezelim, ne işimiz var der, ben de hep yok derdim.
Paramız var yahu, elimiz ayağımız tutuyorken şu kaplıcalara gidelim der, yine yok derdim.
Şöyle bir yürüyelim der, yok derdim.
Beş lira harçlık ister, iki lira verirdim.
Neden bilmem, onun istediği kanalı bile açmazdım.
Son beş altı senedir de onunla uyumazdım.
Telefonla konuşsa uzatma, kapat, derdim.
Bir komşuya hamur pişirip vermek istese tantana çıkarırdım.
Ve güya hanımım “can” yoldaşımdı.
O bana “can” yoldaşıydı ama meğer ben değilmişim.
Bir sabah uyandım, yok.
Yastığının altında çorapları, tülbenti var; ayaklarını sildiği havlusu bile ıslak ama o yok.
Kıldığı son vakit namazı sabah namazıydı, öğlen namazından sonra topraktaydı benim hanım.
Evim, arabam, elimde TV kumandam, cebimde param...
Her şeyim bana kaldı.
O gitti.
Yalnız kaldım.
Onun tüm istedikleri imkân dâhilindeydi.
Ama ben istemedim.
Sağlığım, param, gücüm, kuvvetim ve karım varken ben hiçbiri için yoktum.
Şimdi karım gitti ama ben hepsi ile var iken yok oldum.
Şimdiki aklım olsaydı cümlesi bir geç kalınmışlık çığlığı.
Şimdiki aklınızı, vicdanınızı can yoldaşlarınızdan esirgemeyin. Evlatlarınız ne görecekse sizin kapınızda görsün. Dünyada misafiriz. Kim kimden önce gider, belli değil. Eşlerinize güttüğünüz inat, sizin vicdanınızda taş olur ve onun başucuna dikilmiş taşa bakar kalırsınız.
Ayşe Gül PINAR
YazarEnsar nedir?Mekke'den Medine’ye hicretten sonra, Rasûlullah Efendimiz ile Mekke'den gelen Müslümanlara yakın alâka gösterip, malları, mülkleri, bedenleri ve her şeyleri ile yardım eden Medineli Müslüm...
Yazar: Ayşe Gül PINAR
“Bütün cihanı araştırdım. Güzel ahlâktan daha üstün bir liyakat bulamadım.” (Hz. Mevlâna)İnsanlar arasındaki ilişkilerde ahlâk, toplumun temel direği olarak kabul edilir. Güzel ahlâk, insanın karakter...
Yazar: H. İklil ABBASOĞLU
Doktor, kansersin dedi. 4-6 ay arasında ömür sürersin, diye de tahmin etti. O anda her şey benim için bitmişti. Yaşım daha 28 idi. Babam vefat edince işlerin başına geçmiştim. Yüzlerce işçi kardeşe ek...
Yazar: Ayşe Gül PINAR
Vaktiyle Kalaycı Dede adında bir âlim zat yaşarmış. Şehrin ârif şahsiyeti ve akıl hocasıymış. İsminden de anlaşılacağı üzere kalaycılıkla uğraşır, yalnızca günlük ihtiyacını karşılayacak kadar kazanır...
Yazar: Ayşe Gül PINAR