Başarılı Olmanın Yolu Disiplinden Geçer
Evi terk etmeye karar vermişti.
Babasının “Diş fırçalarken suyu açık bırakma!”
“Salondan en son kim çıktı? Işıklar neden açık!”
“Makası neden yerine bırakmıyorsun?” gibi ikaz ve söylemlerine dayanamıyordu.
Sabah bir iş görüşmesine gidecekti ve eğer kabul edilirse aile evini bırakıp kendisine bir ev kiralayacaktı. Artık kendi hayatını yaşamak istiyordu.
Sabah, babası onu kapıda uğurladı.
- Dikkatli ol ve bütün soruları cevaplamaya çalış, oğlum dedi.
Görüşme adresine gelince, kapıda bekçi yoktu. Bahçe kapısı açıktı ama sürgülü kilidinin demiri dışarıdaydı, giren çıkan herkes bu demire değiyordu. Hemen kilit sürgüsünü geri çekti ve içeriye girdi. Bahçede bir hortum, suyunu boşa akıtıyordu. Onu aldı ve sulasın diye bir ağacın dibine bıraktı. Bir avluya girdi, duvar dibinde boşa çalışan bir vantilatör gördü. Gayriihtiyari bir hareketle, vantilatörü kapattığını fark etti. Artık huyu nefsine galip geliyordu. Kendisini tuhaf hissetti.
Oradan küçük bir odaya girdi. Üzerindeki okla görüşme salonuna gider, yazan bir kâğıt ters bir şeklide asılı duruyordu. Kâğıdı düzeltip görüşme salonuna girdiğinde diğer adaylar oturmuş, sıralarını bekliyorlardı. Salonun ışıkları açıktı ve günün ışığı her yeri aydınlatıyordu. Aldırmak istemedi fakat babasının sesini duyar gibi oldu, sanki “Kapatın bu ışıkları!” diyordu. Bu ses dikkatini dağıtıyordu. Duramadı, hemen gidip ışıkları kapattı ve sırasını beklemek için bir kenara oturdu.
Sırası gelince görüşme odasına çağrıldı.
Masanın öbür tarafında oturan kişi evraklarını istedi. Diplomalarını inceledikten sonra, işe ne zaman başlayabileceğini sordu. Bunu bir tuzak saydı ve imtihanın bir parçası olmalı, dedi kendi kendine. Ne cevap vereceğini bilemedi.
Tedirginliği yüzüne yansımaya başladı.
Karşısındaki adam; “Neyi düşünüyorsunuz?” diye sordu ve şöyle devam etti:
“Biz burada kimseye soru sormadık. Adayları cevaplarıyla değil davranışlarıyla değerlendirmek istedik. Adaylardan hiçbirisi senin gibi davranmadı. Bahçe girişinden itibaren herkesi izledik. Açık sürgü kilidi, boşa akan su, vantilatör, ışıklar ve ters kâğıt… Hepsi imtihanın birer aşamasıydı. Bu sınavı başarılı bir şeklide tek sen geçtin. Yeni işin hayırlı olsun.”
Babasının disiplini ve sürekli ikazlarına kızması geldi aklına, ondan pişmanlık duydu ve bu işi sadece disiplinle kazandığını anladı. Eve çok mutlu döndü.
Hayatta başarılı olmanın yolu, disiplin ve çevremize gösterdiğimiz sorumluluktan geçiyor.
Ayşe Gül PINAR
Yazar
Mandalina, turuncu renkli, tatlı ve sulu bir meyvedir. Portakala benzese de ondan daha küçük ve kabuğu daha incedir. Kolayca soyulabilen kabuğu sayesinde çocuklar için yemesi çok pratiktir. İçinde küç...
Yazar: Ayşe Gül PINAR
Sıcak yaz günlerinde hem serinletici hem de çok lezzetli bir meyve olan kavun tatlı mı tatlı, sulu mu sulu; hem tadıyla hem de sağlığımıza olan faydalarıyla meyveler arasında özel bir yere sahiptir. H...
Yazar: Ayşe Gül PINAR
Hoşgörü yüreğin tam merkezidir,İnsan hoş olursa hoş olur dünya.Sevgi, saygı özde gönül işidir,Seveni, sayanı hoş görür Mevlâ.Hoşgörü güzeldir yürek yumşatır,Sevgi hilal gibi ömrü kuşatır,Hoşgörü yanın...
Şair: Rabia BARIŞ
Bu nasıl soykırım, bu nasıl zulüm?Tükenmiş feryatlar, kısılmış seda,Gazze’ye durmadan yağıyor ölüm,Yetiş Yâ Muhammed, yetiş imdada!Böylesi vahşete yetmiyor kelam,Yahudi, kıyıma ediyor devam!Halifesiz ...
Şair: Halil GÖKKAYA